Deliryum
Aşk tedavisinden sonra
sonsuza dek mutlu ve güvende
olacağımı söylediler. Ve ben, onlara hep inandım.
Şimdiye dek.
Şimdi artık her şey değişti.
Artık, bir yalanın baskısı altında
yüz yıl yaşamaktansa, aşk hastalığıyla geçireceğim
kısacık bir ömrü tercih ederim.
Pandemonyum
Nefret, Ağacı Saran Mantar Gibidir Besler, Ama Aynı Zamanda İçini Çürütür
“Önceki adın neydi?” diye soruyorum. Kuzgun donakalıyor. Sırtı bana dönük. “Yani, Yabanıl’a gelmeden önceki?” diye devam ediyorum. Kız bir an öylece duruyor. Sonra bana dönüyor. Feneri aşağıda tuttuğu için yüzü karanlıkta. Gözleri ay ışığında parıldayan kapkara iki taş gibi, yansımalardan ibaret. Alçak ama sert bir sesle, “Buna hemen alışsan iyi olur,” diyor. “Eskiden yaşadığın hayat, tanıdığın insanlar, hatta eski sen… Hepsi toz oldu.” Başını iki yana sallıyor ve daha kararlı bir tavırla, “Öncesi yok…” diyor. “Yalnızca şimdi var. Ve bundan sonra olacaklar.”
“Bir zamanlar öyle bir kızdım: Sendeliyor, dibe batıyordum. Işık ve boşluğun içinde kaybolmuştum. Geçmişim tamamen silinmiş, çamaşır suyuyla temizlenip bembeyaz edilmişti. Ama insan herhangi bir şeye tutunarak gelecek kurabilir. Küçücük bir parçaya, bir ışık hüzmesine. Yavaşça, adım adım ilerleme arzusuna. İnsan harabelerden, içini ferahlatacak bir şehir inşa edebilir.”
Requiem
İsyanın amacı ve sebebi buydu: Özgür olmak. Yanlış olanı seçmekte bile.
Lena, artık Direniş’in aktif bir üyesi. Şehirlerde yavaş yavaş büyüyen isyan, Yabanıl ‘da tam bir devrime dönüşüyor. Lena ise kavganın tam merkezinde. Lena ve arkadaşları Yabanıl’a göç ediyor. Ama artık Yabanıl da güvenli değil. İsyan dalgası tüm ülkede yavaş yavaş yayılırken hükümet Geçersizler’in varlığını inkâr edemiyor. Devriyeler, isyanları bastırmak için sınırların dışına çıkıyor. Lena, giderek daha tehlikeli bir yere dönüşen Yabanıl’da hayatta kalmaya çalışırken en yakın arkadaşı Hana, yeni belediye başkanının nişanlısı olarak güvenli ve sevgisiz bir geleceğe hazırlanıyor. İki eski arkadaş, sınırın iki yanında farklı hayatlar sürüyor. Ta ki hikâyeleri birleşene dek.