“Sarai Walker – Sıfır Beden Cehennemi” kitabını okuduk.
Alicia – namı diğer balkabağı – yıllarca kilosu ile uğraşmış, pek çok diyet deneyip, yine de kilo verme amacına ulaşamamıştır. Derken bir gün, gözlerine simsiyah kalem çekmiş bir kız ile karşılaşır ve hayatı değişir. Birden kendini feminist bir grubun içerisinde bulur.
Alicia kendini ve kimliğini keşfe çıkarken, bir yandan da tüm ülkede “Jennifer” hareketi başlamıştır. Kimliği bilinmeyen kişi ya da kişiler medyayı zorlayarak herkesin aşina olduğu şeyleri tersine döndürmeyi amaçlamaktadır: kapaklarda kadın yerine erkek mankenlerin kullanılması, üstsüz kadınlar yerine çıplak erkeklerin boy göstermesi gibi. Zamanla bu hareketler vahşileşmeye ve ölümle sonuçlanmaya başlar.
Bu kitap ataerkil toplumun bizi nasıl yönettiği, kanıksadığımız öğelerin öyle olması gerekmediğini çok güzel ortaya koyuyor. Medyanın dayattığı ideal kadın imajının nelere yol açabildiğini gösterirken, aynı zamanda kimlik bunalımını da ok güzel işlemiş. Sadece kadınlar değil, erkekler de okumalı bu kitabı. Empati yapabilmek, biraz da kadınların gözünden dünyaya bakabilmek için.
Bu Tanıtım da İlginizi Çekebilir: Oblomov
