“Bilimkurgu”nun en önemli iki ödülü olan Hugo ve Nebula’yı kazanarak kısa zamanda türünün klasikleri arasına giren Karanlığın Sol Eli, dünyamıza çok benzeyen Kış adlı bir gezegende geçmektedir.
Karanlığın Sol Eli
Yazar: Ursula K. Le Guin
Çevirmen: Ümit Altuğ
Yayınevi: Ayrıntı Yayınları
Sayfa Sayısı: 304
“Bilimkurgu”nun en önemli iki ödülü olan Hugo ve Nebula’yı kazanarak kısa zamanda türünün klasikleri arasına giren Karanlığın Sol Eli, dünyamıza çok benzeyen Kış adlı bir gezegende geçmektedir. Bu gezegende, yılın en sıcak zamanlarında bile yarı-kutup iklimi yaşanmaktadır ve tüm sakinleri çift cinsiyetlidir (androjen). Cinsel kimliğin bir statü ya da güç aracı olarak kullanılmadığı bu gezegende, kişiler yılın belli bir döneminde o anki hormonal durumlarına göre erkek ya da kadın olmaktadırlar.
Öyle ki, birkaç çocuk doğurmuş bir anne daha sonra başka çocukların babası olabilmektedir. “Arkadaşlık” ve “sevgililik” arasındaki “boşluk” anlamsızlaşmış; insan düşüncesini belirleyen düalizm eğilimi azalmış; insanlığın güçlü/zayıf, koruyucu/korunan, hükmeden/hükmedilen, sahip olan/sahip olunan gibi ikiliklerini oluşturan temeller zayıflamıştır. Cehaletin, şimdinin, mevcudiyetin ilerlemeden daha gözde olduğu bir gezegendir Kış. Bir gün Kış’a uzaydan bir erkek elçi gelir ve onların da katılmasını istediği bir gezegenler birliğinden söz eder… Elçinin gelişiyle birlikte yerli ile yabancı, erkek ile dişi, benzerlik ve benzemezlik, parça ile bütün arasındaki ilişki ve çelişkiler insanlardaki karşılıklarını bulup yaşamaya başlar…
Neuromancer
Yazar: William Gibson
Çevirmen: Sergül Oğur
Yayınevi: Altıkırkbeş Basın Yayın
Sayfa Sayısı: 380
William Gibson yazdığı bilim kurgu romanları ile tanınır. Siber punk akımının babası olarak bilinen Gibson’ın ilk romanı Neuromancer, yayınlandığı 1984 yılından bu yana, tüm dünyada 6.5 milyonun üzerinde satmıştır.
Gibson Güney Carolina’nın Conway şehrinde dünyaya geldi. 1968 yılında Vietnam Savaşı’na katılmayı reddederek bir süreliğine Kanada’ya yerleşti. 1972 yılından bu yana, bilim kurgu kitaplarını yazmaya başladığı Vancouver şehrinde yaşamaktadır. İlk çalışmaları sibernetik ve siber uzay teknolojilerinin gelecekte insan ırkı üzerindeki muhtemel etkilerini konu almıştır. 80?li yıllarda kaleme aldığı kurguları daha çok soğuk ve kasvetli bir etki bırakmaktadır. İlk romanı Neuromancer üç büyük bilim kurgu ödülüne layık görülmüştür.
Nebula, Hugo ve Phillip K. Dick
Yıllar geçtikçe Gibson kendisini meşhur eden kötümser kurgularından gittikçe uzaklaşmış, romanlarını olaydan olaya atlayan bir şekilde yazmak yerine, realist bir tutum benimseyerek, süreklilik gösteren ve daha hikâyesel bir tarzda yazmıştır. Bununla birlikte romanlarında, değişen teknolojinin, özellikle olumsuz sosyal etkilerini vurgulamaya devam etmiştir.
İlginizi Çekebilir: Sprawl Serisi
Çocukluğun Sonu
Yazar: Arthur C. Clarke
Çevirmen: Ekin Odabaş
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 256
Bilinmeyenin korkusu, geçmişten değil de gelecekten kalma bir hatıra olabilir mi?
1953’te yayımlanan Çocukluğun Sonu, Arthur C. Clarke’ın bir bilimkurgu yazarı olarak tanınmasını sağlayan, yirminci yüzyıla damga vuran önemli romanlardan biri. 2015’te televizyona uyarlanarak dizi haline getirilen ve bilimkurgu takipçileri için yeniden gündeme gelen bu eserin gücü, insanlığın geleceğine dair en özgün ve düşündürücü yorumlardan birini sergilemesinde gizli.
Dünya üzerindeki uygarlığımızın kaderini, insan neslinin akıbetini irdeleyen Çocukluğun Sonu, ters köşeye yatıran bir “öteki” anlatısı, farklı bir uzaylı istilası öyküsü, ütopya ve distopya arasındaki ince çizgiye dair, kalın harflerle tarihe geçen bir bilimkurgu klasiği…
“Böyle bir kitap yıllardır yazılmadı.”
C. S. Lewis
“Ürkütücü derecede mantıklı, inandırıcı ve acımasız bir kehanet girişimi. Clarke gerçek bir usta.”
Los Angeles Times
Üç Cisim Problemi
Yazar: Cixin Liu
Çevirmen: Zeynep Özmeral
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 416
2015 Hugo En İyi Roman Ödülü
2014 Nebula Ödülü Adayı
2015 Locus Ödülü Adayı
2015 John W. Campbell Ödülü Adayı
Gizli bir askeri proje, uzaylılarla iletişime geçmek için uzaya sinyal gönderir. Bu sinyali yakalayan, yıkımın eşiğindeki bir uygarlık ise Dünya’yı kendisi için istemektedir.
“Olağanüstü bir kitap, bilimsel ve felsefi tartışmaların eşsiz bir karışımı.”
George R. R. Martin
“Cixin Liu, bilimkurgunun süperstarı.”
John Scalzi
“Türünün en iyilerinden, alışılmış ama aynı zamanda da tuhaf.”
Kim Stanley Robinson
İlginizi Çekebilir: Dünyanın Geçmişi Üçlemesi
Dune
Yazar: Frank Herbert
Çevirmen: Dost Körpe
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 712
En İyi Roman kategorisinde Hugo Ödülü
En İyi Roman kategorisinde Nebula Ödülü
Modern edebiyatın en epik mesih anlatılarından biri sayılan Dune, genç Paul Atreides’in hikâyesini anlatır. Atreides’in ailesi, evrendeki en önemli ve en değerli madde olan melanj ‘baharatının’ tek kaynağı olarak bilinen Arrakis gezegeninin kontrolünü kabul etmiştir. İmpatorluğun güçleri Arrakis’in kontrolü için birbirlerinin boğazına sarılırken, politika, din, ekoloji, teknoloji ve insani duyguların çok katmanlı, karmaşık etkileşiminden benzersiz bir hikâye doğacaktır.
Frank Herbert’ın yarattığı evren, yıllar boyunca milyonlarca okurun zihninde gerçekliğini kabul ettirdi ve bugün de ayakta.
İyi bir bilimkurgu ve iyi bir edebiyat yapıtı okumak isteyen herkesin yolu Dune serisinde birleşiyor… İthaki’nin yepyeni “Bilimkurgu Klasikleri” dizisi Dune efsanesiyle başlıyor…
“Yüzüklerin Efendisi dışında bu kitapla kıyaslanacak başka bir kitap yok.”
Arthur C. Clarke
“Güçlü, inandırıcı ve usta işi.”
Robert A. Heinlein
“Modern bilimkurgunun mihenk taşlarından biri.”
Chicago Tribune
İlginizi Çekebilir: Dune Serisi
İlginizi Çekebilir: Dune Hanedanlık Üçlemesi
Solaris
Yazar: Stanislaw Lem
Çevirmen: Mehmet Aközer
Yayınevi: İletişim Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 236
20. yüzyıl bilimkurgu edebiyatının başyapıtlarından sayılan Solaris, insanlığın bilimle ve başka gezegenlerle ilişkisini ele alıyor. Kris Kelvin, Solaris’in yüzeyindeki okyanus üzerinde araştırma yapmak ve evreni anlamak üzere bu gezegene gelir. Çalışmalarına başlayınca, bastırılmış anılarla yüklendiği acılı bir deneyim yaşamaya başlar. Bir süre sonra, yalnız olmadığını, diğer araştırmacıların da benzer şeyler yaşadığını görür. Okyanusun, kimsenin kaynağını ve sebebini bilmediği bu anıları yaratan canlı bir organizma olduğu fark edilince, bilim insanları araştırmalarının odağını değiştirerek kendi içlerine yönelirler… Solaris, Freud’dan Jung’a uzanan süreçte farklı psikanalitik kuramları üstü örtülü bir biçimde tartışırken, insanoğlunun başka dünyalara dair duyduğu merakı ve bilimsel-teknolojik hırsını sorguluyor.
Beşinci Mevsim
Yazar: N. K. Jemisin
Çevirmen: Damla Özlüer
Yayınevi: DEX
Sayfa Sayısı: 492
Bir hikâyenin bitişi bir diğerinin başlangıcıdır. İnsanlar ölür. Kadim usüller gelip geçer. Yeni cemiyetler doğar. “Dünyanın sonu geldi,” genelde bir yalandır çünkü gezegen olduğu yerde durur. Ama bu kez, dünyanın sonu böyle gelecek. Nihai olarak…
İşte size bir ülke. Her ülke gibi sıradan. Ama bu toprak parçası çok kıpırdanıyor ve ona Sükûnet adını vermişler. Sessiz ve acılı bir ironi ülkesi.
Son, Sükûnet’in bir şehrinde başlıyor: Yerkürenin en kadim ve göz kamaştıran şehri. Adı Yumenes ve bir zamanlar bir imparatorluğun kalbiydi. Ne yazık ki imparatorluk ilk günlerinin ihtişamını kaybetti. Her imparatorluğun başına geldiği gibi. Ve bu sonda, üç kadın. Kocası tarafından oğlu öldürülen ve kızı kaçırılan bir anne… Essun. Toprağı duyan bir İmparatorluk Orojeni… Syenite. Bir Muhafız’ın eline düşen özel bir kız çocuğu… Damaya.
Ve belki de yüzyıllar sürecek bir deprem.
İşte böyle başladı. Dinle. Öğren. Dünya böyle değişti.
“Sıradışı ve olağanüstü bir karmaşa.”
New York Times
Adalet
Yazar: Ann Leckie
Çevirmen: Yaprak Onur
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 408
Bir zamanlar Toren’in Adaleti binlerce bağılıyla galaksiye korku salan devasa bir uzay gemisiydi. Şimdi ise yıllar süren intikam planını uygulayacak tek bir kişiden ibaret.
“Beklenmedik, merak uyandırıcı ve fazlasıyla havalı. Ann Leckie işini biliyor… Breq gibi bir kahramanla ilk kez karşılaşıyorum. Bunun ne kadar hoşuma gittiğini anlatamam.”
John Scalzi
“Son derece iyi yazılmış. Anında kendimi kaptırdım. Beyninize antrenman yaptırmaktan korkmuyorsanız, bu kitap kesinlikle harcadığınız zamana değecek.”
Patrick Rothfuss
“Leckie, Iain M. Banks ve CJ Cherryh’nin varisi olmaya aday.”
Elizabeth Bear
İlginizi Çekebilir: Imperial Radch Serisi
Halka Dünya
Yazar: Larry Niven
Çevirmen: K. Ümit Kayalıoğlu
Yayınevi: Panama Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 456
Üç bacaklı, iki başlı bir uzaylı ırkı olan puppeteerler, evrenin bilinmeyen derinliklerinde muazzam büyüklükte bir yapı bulur. Etkileyici bir mühendislik harikası olan Halka Dünya, Galaksi çekirdeğinde meydana gelen patlamanın gelecekteki etkilerinden kaçmak isteyen bu ırk için doğru adrestir. Sahip oldukları tüm nüfusu ve uygarlığı buraya taşımak isterler, ancak puppeteerler Halka Dünya’yı inşa edenlerle karşı karşıya gelmek istemeyecek kadar da ihtiyatlıdır. Nessus isimli bir puppeteer, iki buçuk metre boyunda, kedi benzeri, vahşi bir uzaylı ırkı olan kzinlerin bir üyesini ve iki insanı seçerek gezegeni keşfetmek üzere bir ekip oluşturur. Ne var ki Halka Dünya iki yüz ışık yılı uzaklıktadır ve yolculukları hiç de sorunsuz geçmeyecektir.
Evrenin düzenine hâkim olan bu ırkların birbiri üzerindeki güç denemeleri, stratejiler ve entrikalar yolculuk süresince bir bir ortaya dökülür. Ekip dağılma noktasına geldiğindeyse Halka Dünya’ya çoktan varmışlardır. Düşmanlığı ve gururu bir yana bırakıp, bu yeni çevrede hayatta kalmak için birlikte mücadele etmek zorundalardır. Zira önlerinde engin, gizemli, tehlikeli ve mühendisleri hakkında hiçbir şey bilmedikleri yapay bir dünya uzanmaktadır.
Yaban Diyarlarda Yabancı
Yazar: Robert A. Heinlein
Çevirmen: Kağan Çam
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 712
“Siz Tanrı’sınız, Ben Tanrı’yım Ve Groklayan Her Şey Tanrı’dır.”
Robert A. Heinlein, Clarke ve Asimov’la birlikte Altın Çağ bilimkurgusuna damga vuran üç büyük ustadan biri. İdeolojisi ve bunu eserlerinde kullanma tarzıyla çağdaşlarından farklılaşan yazarın yalnızca kendi külliyatında değil bilimkurgu türünde yazılmış en önemli, en tartışmalı ve en sıradışı romanlardan biri olan Yaban Diyarlarda Yabancı ise altkültür için bir dönüm noktası.
Mars’ta Marslılarca geliştirilmiş insan Valentine Michael Smith, Arz’a geleli çok olmamıştır. Kendi halkıyla ilk kez tanışan Smith, bu mavi gezegendeki geleneklere, insan ırkının önyargılarına alışmakta zorlansa da telepati, telekinezi, teleport ve kehanet gibi zihinsel güçleri sayesinde insanlar arasında adeta bir mesih gibi dolaşır. En nihayetinde Mars yönetiminin varisidir.
Tüm bir gezegene ve ırka “groklamayı”, sevgiyi ve su paylaşımını öğretecek bu Marslı, otoriteyle ve Mars’ın yönetimini isteyen bürokratlarla uğraşmak zorunda kalsa da yazar Jubal Harshaw’un yardımlarıyla amacına adım adım ilerleyecek ve kendi kilisesini kurarak “serbest aşk”ı yaygınlaştırmaya devam edecek ve en nihayetinde her mesihinki gibi kaderiyle yüzleşecektir.
Müfit Özdeş’in önsözüyle
Virginia Heinlein’ın sunumuyla
Neil Gaiman’ın sonsözüyle