İş Bankası Kültür Yayınları Bilim Dizisi. Her okurun mutlaka bir dizisine aşina olduğu İş Bankası Kültür Yayınları’nın yeni dizisi: Bilim Dizisi.
İş Bankası Kültür Yayınları Bilim Dizisi
Geometri
Yazar: Mustafa Kemal Atatürk
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Sayfa Sayısı: 68
Türk Dili Tetkik Cemiyeti’nin 12 Temmuz 1932’de kurulmasından sonra başlayan; Dil Devrimi’yle Türkçeyi sade bir dil haline getirme ve yabancı kökenli kelimelerden arındırma çalışmaları hız kazanır. Yabancı dillerden, özellikle Arapça ve Farsçadan alınan bilim, fen, sanat ve teknik terimlerin Türkçeleştirilmesi için komisyonlar kurulur. Son derece ağır Osmanlıca terimlerin kullanıldığı “geometri”, eski deyişle “hendese” için ise bu çalışmayı bizzat Mustafa Kemal Atatürk yapar.
Atatürk, 1936 yılında toplanan III. Türk Dil Kurultayı’nın hemen ardından “geometri öğretenlerle, bu konuda kitap yazacaklara kılavuz” olması amacıyla Dolmabahçe Sarayı’nda Geometri kitabını kaleme alır. Eğitime ve bilime verdiği önemi her zaman vurgulayan Mustafa Kemal Atatürk, ilk olarak 1937 yılında Kültür Bakanlığı tarafından basılan bu kitapla, kendisinin türettiği ve günümüzde kullanılan pek çok geometri terimini dilimize kazandırmıştır.
“Dünyada her şey için, maddiyat için, maneviyat için, hayat için, muvaffakiyet için en hakiki mürşit ilimdir, fendir.”
Mustafa Kemal Atatürk Hâkimiyeti Milliye, 25 Eylül 1924
Bir Kum Yöresi Almanağı ve Oradan Buradan Eskizler
Yazar: Aldo Leopold
Çevirmen: Ufuk Özdağ
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Sayfa Sayısı: 296
“Toprağı tahrip ediyoruz çünkü onu bize ait bir mülk olarak görüyoruz. Toprağı bizim de ait olduğumuz bir topluluk olarak görmeye başladığımızda onu sevgi ve saygıyla kullanmaya başlayabiliriz.”
Dünyada uzun bir geçmişe sahip doğa koruma hareketini derinden etkileyen sadece birkaç düşünür vardır. ABD’de yabanıl alanlar sisteminin ve yaban hayatı ekolojisinin öncüsü Aldo Leopold da bu isimlerden biridir. İngiliz Guardian gazetesinin 2015 yılında dünyayı değiştiren on kitap arasına seçtiği doğa koruma klasiği Bir Kum Yöresi Almanağı’nda Leopold, ekoloji bilimini tarihle, felsefeyle, edebiyatla birleştirerek okuru “Bir Dağ Gibi Düşünmeye” davet ediyor. Doğayla ve canlılarla kurduğu empatiyle, şiirsel diliyle, nükteli sözleriyle içimize işleyerek, yediden yetmişe herkesi doğa korumacı yapıyor. Bizleri geleceğimizin yegâne teminatı olan doğanın zenginliklerini görüp “yaşadığımız toprakları bozmadan var olmaya” çağırıyor.
İnsanın etik gelişiminin son aşaması toprağa moral değer verebilmektir dediği ünlü “Toprak Etiği” yazısıyla mevcut değerler sistemini kökünden değiştiriyor. Tüm dünyada milyonların elinden düşürmediği Bir Kum Yöresi Almanağı, yeryüzünün yaralarını vakit geçirmeden sarmaya başlamamız gereken 21. yüzyılda çevre tarihi, koruma biyolojisi, restorasyon ekolojisi, ekolojik ekonomi gibi yeni açılımlarıyla eğitimi, siyaseti, kültürü, toplumsal hayatı derinden etkilemeye devam ediyor… geleceğin ekoloji çağına doğru yeni ufuklar açıyor.
Son Doğal İnsan – Nereden Geldik Nereye Gidiyoruz?
Yazar: Sharad P. Paul, Robert A. Norman
Çevirmen: Yonca Aşçı Dalar
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Sayfa Sayısı: 200
“Bir gün Son Doğal İnsan ı çok özleyebiliriz, ne var ki belki de türümüzü devam ettirmek ve daha da ileriye gitmek için gereken niteliklere ancak geleceğin değiştirilmiş insanı sahip olabilir.”
Önemli bir dönüşümün eşiğindeyiz. Tüm insanlık tarihinde “kısmen veya tamamen doğal” son nesil olabileceğimiz bir noktadayız: Doğal da hangi açıdan? Beden parçalarını yenisiyle değiştirmemiş veya modifiye etmemiş bir insanın doğallığından mı bahsediyoruz? Öyleyse lazer cerrahisini, diz ya da kalça protezlerini veya ilaç tedavisini nasıl sınıflandıracağız? Avcı toplayıcı atalarımızın muhteşem özelliklere sahip olması gibi, geleceğin insanı da, çoğu yapay olmakla birlikte çok cazip özelliklere sahip olacak. Büyük buluşlar ve olağanüstü değişimlerle dolu bir geleceğe geçmeye hazır gibi görünüyoruz. Peki, bütün bu değişimler iyiliğe mi hizmet edecek? Gelecekte insan olmak ne anlama gelecek?
Bizi bekleyen asıl tıbbi ve sosyal sorunlar neler? Başarıya giden en iyi yolu seçerken odaklanmamız gereken öncelikli hedefler hangileri? Son Doğal İnsan tüm bu soruların ve daha fazlasının cevaplarını geçmişe, günümüze ve geleceğe bakarak vermeye çalışıyor.
“İnsan doğaya zorla değil bilgiyle hükmedebilir. Sihrin başarısız olduğu yerde bilimin başarılı olmasının nedeni budur; bilim doğayı büyülemeye kalkışmamıştır.” Jacob Bronowski
Psikosoybilim
Yazar: Anne Ancelin Schützenberger
Çevirmen: Kağan Kahveci
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Sayfa Sayısı: 224
“Üstesinden gelinmemiş travmalar, tutulmamış yaslar, ‘söylenmesi güç olanlar’, tamamına erdirilmemiş olarak kalan, kimi zaman yüzlerce yıldır devam eden ve geçmiş kuşaklar tarafından hal yoluna sokulmamış kişisel veyahut ailevi sırlar; sonraki kuşaklara aktarılabilir ve onları çeşitli, farklı düzeylerde, derinden ve bazen de trajik şekilde biçimlendirebilir.”
Klinik psikolojiden yola çıkılarak oluşturulan psikosoybilim; kuşaklaraşırı bağlantıları da içine alacak şekilde genişletilmiş psikanalize ve sosyopsikolojik genososyogram tekniğine; yani önemli yaşamsal olaylar ve bağlantılarla zenginleştirilmiş şecere bilgisine dayanır. Psikolojik sıkıntılar nedeniyle ıstırap çeken; fakat ıstırabının kaynağı sırf kendi hayatının olaylarında bulunamayan kişilerin soy geçmişlerinin araştırılması ve orada kuşaklar boyunca tekrar tekrar aktarılan travmaların gün yüzüne çıkartılmasıyla ortaya çıkan; böylece psikoloji alanında adeta yeni bir kıta keşfeden bir bilimdir.
Bugün özellikle Avrupa’da ve Amerika’da neredeyse moda haline gelen psikosoybilimin isim annesi Anne Ancelin Schützenberger’in en olgun döneminde kaleme aldığı yazılardan oluşan bu kitap, travmaların kuşaklaraşırı ve kuşaklararası bilinçaltı aktarımı, bilinçaltı aile sadakati, yıldönümü sendromu ve benzeri temel kavramları bilimsel bir titizlikle ve örneklerin eşlik ettiği yalın bir dille anlatıyor.
Büyük Biyologlar – Ray’den Hamilton’a
Yazar: Ioan James
Çevirmen: Cumhur Öztürk
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Sayfa Sayısı: 312
“On yedinci yüzyılda mikroskobun icat edilmesiyle yeni ve tamamen sürprizlerle dolu bir dünyanın kapıları açıldı. Küçücük bir su damlasının içinde sayısız canlının bulunması hayal gücünün sınırlarını zorluyordu.”
Oxford Üniversitesi matematik profesörlüğünden emekli olan Ioan James bu önemli çalışmasında, günümüzden 400 yıl geriye uzanarak otuz sekiz büyük biyoloğun biyografilerini kaleme alıyor. Kitap, biyologların bilimsel başarılarının yanı sıra her biri oldukça merak uyandırıcı yaşam öyküleri üzerinde de titizlikle duruyor. Kronolojik olarak düzenlenmiş biyografilerle, biyolojinin yıllar içinde hangi toplumsal koşullarda geliştiğine dair çarpıcı bir tablo sunuluyor. Bilimsel ve biyolojik teknik ayrıntıları asgaride tutan kitap, konuya ilgi duyan bütün okurları modern gelişmeleri kolayca izlemeye davet ediyor.
Aralarında Sloane, Linnaeus, Banks, Lamarck, Humboldt, Hooker, Owen, Aggassiz, Darwin, Galton, Mendel, Wallace, Huxley ve Crick gibi pek çok büyük biyoloğa ait ilginç hayat hikâyelerini okurken bir yandan da modern tıp ve genetik biliminin bugünkü birikimine nasıl kavuştuğuna tanık olacaksınız.
Son Sözü Genom Söyler
Yazar: Greg Gibson
Çevirmen: Ergi Deniz Özsoy
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Sayfa Sayısı: 264
“Yarımızdan çoğunun yaşamı, içinde bulunduğumuz modern çevrede bizi riske atan genetik duyarlılıklara bağlanabilen karmaşık yapılı bir hastalık nedeniyle son bulacak.”
Geçtiğimiz birkaç yüzyılda insanın ortalama ömür süresi neredeyse iki katına çıktı. Araştırmacılar tıp alanındaki bilgi birikimi ve teknolojik gelişmeler sayesinde artık pek çok hastalığa çare bulabilmekte. Ne var ki, bir sevdiğimizin kansere yakalandığı ya da bir aile büyüğünün Alzheimer’la boğuştuğu haberlerini daha sık alır olduk. Acaba bizi bu kadar çaresiz bırakan hastalıkların altında yatan nedenler nelerdir? Genetik yapımız mı bizi kaçınılmaz olarak bu yola sürüklüyor?
Georgia Tech Üniversitesi’nden genetik profesörü Greg Gibson, genomlarımız ile modern kültür arasındaki çatışmanın kronik hastalıkların artmasındaki en önemli neden olduğunu öne sürüyor. Bir başka deyişle mevcut genetik yapımızla, hazır gıdalar, bol şekerli besinler ve hareketsiz yaşantı gibi unsurlarla ördüğümüz yeni dünyamızda yaşamakta zorlanıyoruz.
Kanser, diyabet, astım, bağırsak hastalıkları, Alzheimer ve hatta depresyon. Tüm bu rahatsızlıklarla genomumuzun bir ilişkisi olduğu kesin, ama örneğin, bir “kanser geninden” bahsetmek de pek mümkün görünmüyor. Aksine, hayli genç bir türün bireyleri olarak sahip olduğumuz genomumuz bir bütün olarak, karşılaştığı sorunlarla baş edemediğinde hastalıklar ön plana çıkıyor.
Prof. Gibson, çağımızın yaygın hastalıklarıyla ilgili pek çok sorunun yanıtını Son Sözü Genom Söyler’de herkesin anlayacağı bir dille veriyor.
Büyük Matematikçiler – Euler’den Von Neumann’a
Yazar: Ioan James
Çevirmen: Cumhur Öztürk
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Sayfa Sayısı: 624
“Galilei’nin dediği gibi: Doğayı ancak onun bizimle konuştuğu dili ve işaretleri öğrendiğimiz takdirde anlayabiliriz ki bu dil matematik ve kullanılan işaretler de matematiksel işaretlerdir.”
Oxford Üniversitesi matematik profesörlüğünden emekli olan Ioan James bu önemli çalışmasında, günümüzden 300 yıl geriye uzanarak altmış büyük matematikçinin biyografilerini kaleme alıyor. Kitap, matematikçilerin bilimsel başarılarının yanı sıra her biri oldukça merak uyandırıcı yaşam öyküleri üzerinde de titizlikle duruyor. Kronolojik olarak düzenlenmiş biyografilerle, matematiğin yıllar içinde hangi toplumsal koşullarda geliştiğine dair çarpıcı bir tablo sunuluyor. Bilimsel ve teknik ayrıntıları asgaride tutan kitap, konuya ilgi duyan bütün okurları modern gelişmeleri kolayca izlemeye davet ediyor.
Aralarında Euler, Laplace, Cauchy, Galois, Riemann, Poincaré, Hardy, Birkhoff, Kolmogorov ve Von Neumann gibi pek çok matematikçiye ait ilginç hayat hikâyelerini okurken bir yandan da matematiğin kendi yolunda nasıl ilerlediğine ve diğer bilim dallarıyla ilişkisine tanık olacaksınız.
Büyük Mühendisler – Riquet’den Shannon’a
Yazar: Ioan James
Çevirmen: Yonca Aşçı Dalar
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Sayfa Sayısı: 332
“Her mucit mühendis ya da her mühendis mucit değildir kuşkusuz; yine de birçok mühendis aynı zamanda mucittir.”
Oxford Üniversitesi matematik profesörlüğünden emekli olan Ioan James bu önemli çalışmasında günümüzden 400 yıl geriye uzanarak elli bir büyük mühendisin biyografilerini kaleme alıyor. Kitap, on yedinci ile yirmi birinci yüzyıllar arasında dünyayı büyük oranda değiştiren mühendisliğin öncüsü isimlerin başarılarının yanı sıra her biri oldukça merak uyandırıcı yaşam öyküleri üzerinde de titizlikle duruyor. Kronolojik olarak düzenlenmiş biyografilerle, mühendisliğin yıllar içinde hangi toplumsal koşullarda geliştiğine dair çarpıcı bir tablo sunuluyor. Bilimsel ve teknik ayrıntıları asgaride tutan kitap, konuya ilgi duyan bütün okurları modern gelişmeleri kolayca izlemeye davet ediyor.
Aralarında Watt, Trevithick, Babbage, Eiffel, Edison, Tesla, Hertz, Wright Kardeşler, Marconi, Tupolev, Shannon gibi pek çok büyük mühendise ait ilginç hayat hikâyelerini okurken bir yandan da istihkâm yapıları, kanallar ve köprülerden modern elektroniğe ve iletişim devrimine uzanan müIhendislik tarihinin farklı yönlerine tanık olacaksınız.
Sonsuz Uzayın Hâkimi
Yazar: Raymond Tallis
Çevirmen: Yonca Aşçı Dalar
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Sayfa Sayısı: 360
“Kafa, birinci tekil şahıs dünyamızın başkentidir. Bu dünyanın en gizli dairesinin merkezinde yer alır.”
“Ben” dediğimizde, hatta benlikten bahsettiğimizde genellikle vücudumuzun tek bir yeri aklımıza gelir: Kafamız. İçinde gerçekleşen pek çok sinirsel aktivetinin yanı sıra kafamız insanı hayrete düşüren sayısız faaliyete de ev sahipliği yapar. Nefes almadan göz kırpmaya, horlamadan gülmeye; gözyaşından tere, tükürükten kusmuğa kadar kafanın bir parçası olduğu her şey biyolojik temellerinin ötesinde psikolojik ve hatta kültürel anlamlara sahiptir.
Sonsuz Uzayın Hâkimi’nde kafanın içinde büyüleyici bir yolculuğa çıkacaksınız. Kafayla ilgili aklınıza gelebilecek hemen her şeyin biyolojik yapısından yola çıkarak zihniniz, benliğiniz, kafanız kısacası kendinize ilişkin felsefi bir sorgulamaya şahit olacaksınız. Belki de kafanız hakkında hiç bilmediğiniz şeyler keşfedecek, kafanıza hiç bakmadığınız bir şekilde bakacak, “ben” olarak tanımladığınız her ne ise onu daha iyi tanıyacaksınız. Ama kesin olan bir şey varsa gülecek, ağlayacak ve kendinizi esnemekten alıkoyamayacaksınız…
Dünyamızı Değiştiren On İki Hastalık
Yazar: Irwin W. Sherman
Çevirmen: Emel Tümbay, Mine Anğ Küçüker
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Sayfa Sayısı: 296
“Bu kitabın mesajı basittir: Geçmiş salgınları anlamak, gelecekteki salgınlara daha iyi hazırlanmamızı sağlayabilir.”
İnsanlık tarihi hastalıklar tarihidir de denebilir. Milyonlarca insanın hayatına mal olan pek çok hastalığa ilişkin bilgi veren sayısız yazılı kayıt mevcut. Bu kayıtlar ışığında hastalıkların yalnızca bir sağlık problemi olmadığı, önemli siyasi, sosyal ve ekonomik sonuçlar doğurduğu söylenebilir.
Alanında dünyanın en saygın kuruluşlarından biri olan Amerikan Mikrobiyoloji Derneği (ASM) insanlık tarihini derinden etkilemiş ve halen etkilemekte olan bir düzine hastalığı Dünyamızı Değiştiren On İki Hastalık kitabında bir araya getiriyor. Kitapta kolera, sıtma, frengi, grip ve AIDS gibi hastalıkların yayılımı ve sonuçları incelenirken ortaya çıkan siyasi ve toplumsal sonuçlar ilginç anekdotlarla anlatılıyor. Aşıların geliştirilmesi, karantina uygulamalarının başlatılması gibi sağlıkla ilgili olduğu kadar köle ticaretinin yaygınlaşması, İkinci Dünya Savaşı’na giden yolun taşlarının döşenmesi ve demografik yapıları dönüştürecek denli kitlesel göç dalgalarına neden olması gibi sonuçlarıyla oldukça ilginç bir tarihle okuyucuyu buluşturuyor.
Ayrıca geçmiş salgınlardan çıkarılması gereken dersler ve bu derslerin gelecekte salgın hastalıklarla mücadelede ne ölçüde kullanılabileceği hakkında önemli ipuçları da sağlıyor.
Galaksiler – Kısa Bir Giriş
Yazar: John Gribbin
Çevirmen: Zeynep Alpar
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Sayfa Sayısı: 144
“Galaksilerin bilimsel olarak incelenmesine ancak 1920’lerde başlandı. Teleskopla bakınca görülen dağılmış ışık lekelerinin birçoğunun, bizim gökadamız (galaksimiz) Samanyolu’ndan çok uzaklarda, çok çok çok sayıda yıldızın bir araya geldiği adalar olduğu ilk o zaman anlaşıldı.”
Bugün evrenle ilgili giderek artan bilgilerimizin büyük bir kısmını galaksiler üzerine yapılan araştırmalara borçluyuz. 20. yüzyılın başından itibaren yaşanan kuramsal ve teknolojik gelişmeler sayesinde galaksilere, dolayısıyla evrene bakış açımızda köklü değişiklikler yaşamaya devam ediyoruz. Uzayın derinliklerine bakmayı sürdürdükçe bu maceramız da devam edecek.
Yazıları New Scientist ve Nature gibi dergilerde yayımlanmış, Bilim Tarihi ve Schrödinger’in Kedisinin Peşinde kitaplarının yazarı John Gribbin bizleri evrende bir seyahate çıkararak bu maceraya davet ediyor. Samanyolu gibi sarmal galaksilerden galaksiler arası devasa çarpışmaların kalıntılarına, aktif galaksilerden uzay-zamanın uç noktalarında güçlükle saptayabildiklerimize kadar uzanan bu yolculukta galaksileri daha yakından tanıyacak, Büyük Patlama’yla başlayan hikâyemiz nasıl ilerledi ve uzak bir gelecekte bizi nasıl bir son bekliyor gibi soruların cevaplarını bulacaksınız.
Büyük Fizikçiler
Yazar: Ioan James
Çevirmen: Sibel Erduman
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Sayfa Sayısı: 598
“On dokuzuncu yüzyılın sonlarında kimi bilimciler fizik alanında yapılabilecek önemli hiçbir buluş kalmadığına inanıyordu. Ne var ki, yirminci yüzyılda kuantum kuramı ve görelilik kuramının doğuşuna tanıklık edildi. Modern fizik, klasik fiziğin içinden çıkmış olsa da öylesine eksiksiz ve kapsamlı bir süreksizlik söz konusudur ki devrim sözcüğünün kullanılması bir kez daha meşrulaşmıştır.”
Ioan James bu önemli çalışmasında, günümüzden 450 yıl geriye uzanarak elli büyük fizikçinin biyografilerini kaleme alıyor. Kitap, fizikçilerin bilimsel başarılarının yanı sıra her biri oldukça merak uyandırıcı yaşam öyküleri üzerinde de titizlikle duruyor. Kronolojik olarak düzenlenmiş biyografilerle, fiziğin yıllar içinde hangi toplumsal koşullarda geliştiğine dair çarpıcı bir tablo sunuluyor. Bilimsel ve teknik ayrıntıları asgaride tutan kitap, konuya ilgi duyan bütün okurları modern gelişmeleri kolayca izlemeye davet ediyor.
Büyük Fizikçiler’de aralarında Kepler, Newton, Franklin, Faraday, Curie, Maxwell, Einstein, Bohr, Schrödinger ve Oppenheimer gibi pek çok fizikçiye ait ilginç hayat hikâyelerini okurken bir yandan da fiziğin kendi yolunda nasıl ilerlediğine ve diğer bilim dallarıyla ilişkisine tanık olacaksınız.