Dokudünya denen bu düzlemin her zaman bir insan gardiyanı olurdu. Fakat son gardiyan yaşlı Mimi ölüm döşeğindeydi ve düzlem artık korumasızdı. Dokudünya’nın peşindeki gizemli güçler halıyı ele geçirmek için harekete geçtiğinde karşılarında Mimi’nin torunu Suzanna’yı ve Cal isimli bir genci bulacaklardı.
Dokudünya
Yazar: Clive Barker
Çevirmen: Cihan Karamancı
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 656
Yazar, sanatçı ve yönetmen Clive Barker, 30 yıldan uzun bir süredir kâbuslarını bizimle paylaşmaya devam ediyor. Dokudünya da ancak Barker’ın zihninden çıkabilecek bir ölçekte, korkunun fantastikle harmanlandığı bir epik.
Kâhinsoylular denen bir tür, uzun yıllar insanlar arasında yaşamış, büyü gücüne sahip varlıklardı. Fakat Musibet denen bir kötülük Kâhinsoyluları avlamaya başlayınca onlar da tüm güçlerini ayrı bir düzlem yaratmaya harcadılar. Bir halının desenlerinde gizlenen bu düzlemde hem Musibet’ten hem de habis insanlardan uzakta hayatlarını sürdürmeye devam ettiler.
Dokudünya denen bu düzlemin her zaman bir insan gardiyanı olurdu. Fakat son gardiyan yaşlı Mimi ölüm döşeğindeydi ve düzlem artık korumasızdı. Dokudünya’nın peşindeki gizemli güçler halıyı ele geçirmek için harekete geçtiğinde karşılarında Mimi’nin torunu Suzanna’yı ve Cal isimli bir genci bulacaklardı.
Bir yerlerde, Musibet de kıpırdanmaya başlamıştı.
Gözlerini dört aç. Aramızdalar.
“Clive Barker o kadar iyi bir yazar ki her okuduğumda nutkum tutuluyor.”
Stephen King
“Çağımızın en büyük düş ustalarından.”
Quentin Tarantino
“Clive Barker, Lovecraft’tan sonra, bir türü bütünüyle değiştirmiş nadir yazarlardan.”
China Mieville
Süresi Dolanlar
Yazar: Tim Powers
Çevirmen: Ozan Karakaş
Yayınevi: Alfa Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 672
Süresi Dolanlar’da hayaletlerin dolaştığı, hayalet avcılarının hayaletleri içine çekerek gençleştiği, en güçlü hayaletlerin peşinde insanların cinayete kurban gittiği bir düzen hâkim… Bu düzenin yeni kurbanlarından biri de küçük Kootie olmak üzere. Los Angeles’ta yaşayan on yaşlarındaki Kootie, evindeki Dante büstünü paramparça ettiğinde, büstün içinden çok tuhaf, içi dumanlı bir cam tuğla çıktığını fark ediyor. Fakat evden kaçarken yanına aldığı bu cam tuğlada, ailesinin ölümüne sebep olacak kadar değerli bir şeyin varlığındansa henüz habersizdir: Thomas Edison’un hayaleti!
Tim Powers’a Dünya Fantazi Ödülü’nü iki kez kazandıran çarpıcı hayal gücünün nefes kesen bir kovalamacayla buluştuğu bu eseri okurken, yazarın kaleminden zihninize yansıyan dünyaya şaşırıp hayran kalacaksınız.
“Aksın Gözyaşlarım” Dedi Polis
Yazar: Philip K. Dick
Çevirmen: Ömer Faruk Süme
Yayınevi: Altıkırkbeş Basın Yayın
Sayfa Sayısı: 288
Aksın gözyaşlarım, pınarlarınızdan aşağı!
Sonsuz sürgünümde izin verin yas tutayım;
Gecenin karakuşunun elemli ağıdını yaktığı yerde,
Bırakın yaşayayım orada yaslı tek başıma.
Zima Mavisi
Yazar: Alastair Reynolds
Çevirmen: Mert Görkem Önses
Yayınevi: İndie
Sayfa Sayısı: 320
Zima Mavisi, bilimkurgu dehası Alastair Reynolds’un yarattığı evrenleri ve serüvenleri kapsayan muhteşem bir öykü derlemesinin ilk cildi.
Reynolds’un hakikat arayışı, evrenler arası hikâyesinin muhteşemliğiyle sınırlı değildir -Merlin’in efsanevi korkunç silahı onun kahramanlarına hediye edildiğinde (veya lanetlendiklerinde) yıldızların tozlaşmasına neden olmaz. Reynolds’un kahramanları, sevdikleri birinin kazara ölümüyle veya güvendikleri savaş liderliği marifetiyle kendilerini ihanetin içinde bulurlar. Onun üretken hayalgücü, Elton John’u Mars’ta diriltebilir veya Zima Mavisi’nde olduğu gibi insan formunun peygamberini havuz temizleme robotlarından var edebilir.
Zima Mavisi’ndeki hikâyeler, insanlığın geleceği hakkında daha iyimser bir yaklaşım ile savaşlar, felaketler ve kozmik sorunlar olabileceğini, ancak insanlığın devam edeceğini öngörüyor.
“Dahice fikirlerle dolu özgün ve kışkırtıcı bir içerik.”
BBC
“Reynolds kendine özgü yeteneğiyle yazdığı hikâyelerden oluşan bu derleme bilimkurgu hikâyeciliğinin muhteşem örneklerini barındırıyor.”
Booklist
Phlebas’ı Hatırla
Yazar: Iain M. Banks
Çevirmen: M. Boran Evren
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 600
Hem spekülatif kurgu hem de ana akım edebiyat sahasında eserler veren Iain M. Banks, ütopyacı bilimkurguyu Kültür Serisi kitaplarıyla devasa bir oyun sahnesine taşısa da ideolojilerle ilgili derdini, tarihsel bakış açısını asla kaybetmedi. Her ne kadar kariyerindeki ilk büyük çıkışını 1984 yılında yayımlanan Eşekarısı Fabrikası adlı kitabıyla yakalasa da döneminin en önemli yazarlarından biri olmasını sağlayan eserleri bilimkurgularıydı. Phlebas’ı Hatırla ile başlayan Kültür Serisi ise birçoklarınca sadece uzay operasının değil bilimkurgunun en önemli yapıtlarından biri olarak kabul edilir.
Savaş galaksiye yayılmıştı. Kayıp milyarlarcaydı. Uydular, gezegenler, yıldızlar mahvoluşun eşiğindeydi. Hepsinin ardında ise tarihin başlangıcından beri birbiriyle kavgası devam eden fikirler vardı. İdirliler inançları için savaşıyorlardı; Kültür ise varoluş hakkını korumak için. Bu savaş prensiplerin savaşıydı. Teslim olmak söz konusu olamazdı.
Bu kozmik çatışmanın ortasında kalan ve bir Değişçin olan Horza ise belki de hayatının görevindeydi. Terk edilmiş bir Ölü Gezegeninin labirentlerinde, kaçak bir Zihin saklanıyordu. İdirliler de Kültür de sofistike bir yapay zekâ birimi olan Zihin’in peşindeydi. Horza makineler ve insanlardan oluşan bir mürettebatla o Zihin’i bulmak zorundaydı. Onun ve milyarların hayatı buna bağlıydı. Tek bir kişi koca bir galaksinin seyrini değiştirebilecek miydi?
Phlebas’ı Hatırla, cevabı kolay olmayan soruların kitabı.
“Banks’in kitaplarından hiçbirini okumadıysanız, birini okuyun. Sonra bir başkasını… Kötü kitapları bile iyidir, iyileriyse hayret vericidir.”
Neil Gaiman
“Banks bir fenomen… alışık olmadığımız caziplikte bir enerji ve zarafetle, katıksız bilimkurgu yazıyor.”
William Gibson
Buick 8
Yazar: Stephen King
Çevirmen: Canan Kim
Yayınevi: Altın Kitaplar
Sayfa Sayısı: 463
Curt Wilcox’ın oğlu, babasının ölümünün ardından merkezde çok, gerçektençok vakit geçirmeye başladı ama kimse ona orada ne işi olduğunu sormadı veya ayak altından çekilmesini söylemedi. Ne yaptığını anlıyorduk:babasının anısına tutunmaya çalışıyordu. Polisler, yas tutanın psikolojisinden iyi anlar; çoğumuz bu konuda dilediğimizden fazla bilgiye sahibizdir.
Çocukluğun Sonu
Yazar: Arthur C. Clarke
Çevirmen: Ekin Odabaş
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 256
Bilinmeyenin korkusu, geçmişten değil de gelecekten kalma bir hatıra olabilir mi?
1953’te yayımlanan Çocukluğun Sonu, Arthur C. Clarke’ın bir bilimkurgu yazarı olarak tanınmasını sağlayan, yirminci yüzyıla damga vuran önemli romanlardan biri. 2015’te televizyona uyarlanarak dizi haline getirilen ve bilimkurgu takipçileri için yeniden gündeme gelen bu eserin gücü, insanlığın geleceğine dair en özgün ve düşündürücü yorumlardan birini sergilemesinde gizli.
Dünya üzerindeki uygarlığımızın kaderini, insan neslinin akıbetini irdeleyen Çocukluğun Sonu, ters köşeye yatıran bir “öteki” anlatısı, farklı bir uzaylı istilası öyküsü, ütopya ve distopya arasındaki ince çizgiye dair, kalın harflerle tarihe geçen bir bilimkurgu klasiği…
“Böyle bir kitap yıllardır yazılmadı.”
C. S. Lewis
“Ürkütücü derecede mantıklı, inandırıcı ve acımasız bir kehanet girişimi. Clarke gerçek bir usta.”
Los Angeles Times
Yara
Yazar: China Mieville
Çevirmen: Güler Siper
Yayınevi: Yordam Kitap
Sayfa Sayısı: 671
Köle olarak sürgüne gönderilen bir insan yükü… Okyanuslar boyunca çekilen bir korsan şehir… Ortaya çıkarılmak üzere olan gizli bir hazine…
Yara, China Mieville’in “Yeni Crobuzon” adlı roman üçlemesinin ikinci kitabı. Üçlemenin ilk kitabı Perdido Sokağı İstasyonu gibi Yara da hiç temposu düşmeyen bir roman. Bu bir mahkumun yolculuğu… Unutulmuş bir halkın yaşadığı adayı, denizlerdeki en akıl almaz yaratığı ve sonunda, efsanelerde geçen bir yeri arayış… Bu, gerçekte açılan uçsuz bucaksız bir yarayı, inanılmaz bir güç ve tehlike kaynağını arayış…
“Miéville’in düşlenmiş toplumları masalsı olabilir, ama son derece tutarlı… hayranlık yaratacak kadar bulaşıcı.”
Daily Telegraph
“Miéville, olağanüstü hayal gücü ve güzel anlatımıyla, hızla bilim kurgunun yeni umudu olma yolunda ilerliyor.”
Daily Mirror
“Sakin mimari bir zekâyla yönetilen yaratıcılık ve sarsılmaz bir enerji…”
Guardian