Elias Canetti
0

Elias Canetti, 25 Temmuz 1905 tarihinde doğmuş 14 Ağustos 1994 tarihinde vefat etmiştir. 1981 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi, kökeni 1492’de İspanya’dan göç etmiş Sefarad Yahudilerine dayanan, Almanca eserler vermiş yazar.

Körleşme

Yazar: Elias Canetti
Çevirmen: Ahmet Cemal
Yayınevi: Sel Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 565

Dünya edebiyatının başyapıtlarından biri olduğu tartışmasız kabul edilen Körleşme, Almanya’da edebiyatın, politikanın kirli gölgeleri altında yitip gitmeye yüz tuttuğu bir dönemde yazılmıştır. Ancak, Elias Canetti kurguladığı zaman ve mekân, kullandığı dil ve üslup, karakterlerindeki soyutlamanın isabetliliği ve bunları aktarmadaki başarısı sayesinde sınırları aşmış, evrenselliğin en üst boyutlarına ulaşmıştır.

Çoktandır kendi fildişi kulesine çekilmiş bir aydının trajedisinde cisimleşen Körleşme, insanoğlunun kendi eliyle kurduğu, sonra da kendisine yabancılaşmış, düşman kesilmiş bulduğu dış çevreyi, son derece özgün bir biçimde ve en uçta sayılabilecek araçlarla tasvir etmeyi başarıyor.

İnsanın gerçeklik karşısında ne ölçüde körleşebileceğini, her dönemde ve her toplumda rastlanabilen “aymaz” aydın karakterinde ustalıkla yansıtan Canetti, düşünce ile gerçeklik arasındaki kopuşun hikâyesini anlatırken yarattığı dehşet atmosferiyle okuru derinden sarsıyor.

Hayvanlar Üzerine

Yazar: Elias Canetti
Çevirmen: Levent Konca
Yayınevi: Sel Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 116

Politik, oyunbaz, alet yapan, konuşan, bilen insan tanımlamalarının ortak endişesi, insanı diğer hayvanlardan ayıran özelliği bulmaktır. Peki insanın içindeki hayvan(lar) ve hayvanın içindeki insan(lar)dan bahsetmek bu kadar imkansız mıdır?

Uzun yıllarını iktidar ilişkileri ve kitlelerin davranış biçimleri üzerine düşünerek geçiren Elias Canetti için insanlarla hayvanların ilişkileri ve bunların geçirgenliği her zaman ilham kaynağı olmuştur. Ancak Nobel ödüllü yazar bu defa, hayatı boyunca hayvanlara, ama en çok da onların insanlarla arasındaki hiyerarşik ilişkiye dair tuttuğu notlar, aforizmalar, anılar, otobiyografik ögeler taşıyan kısa ancak çarpıcı öykülerle “türcülüğün” kalbine adeta bıçak saplıyor.

Canetti vahşi ve evcil insan, kılık değiştiren hayvan öyküleriyle metamorfoz hikayelerinin bir araya geldiği Hayvanlar Üzerine’de insan-hayvan, av-avcı, yetişkin-çocuk, efendi-köle gibi tahakküme dayalı ilişkileri tersyüz ederek adeta bir kıyamet sonrası atmosferi yaratıyor. Canetti yadırgatıcı ancak şiirsel diliyle insanın içindeki hayvanlara özgü vahşetin peşinde…

İnsanın Taşrası

Yazar: Elias Canetti
Çevirmen: Ahmet Cemal
Yayınevi: Sel Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 394

Elias Canetti “Notlar”ıyla dünya edebiyatında kendine özgü bir yazın türü yaratmıştır. Yazar, İnsanın Taşrası adını verdiği ve 1942-1972 yılları arasındaki notlarını içeren kitabında, yaşadığı dünyada herkesten ve her şeyden önce kendi kendisiyle en maskesiz tarzda hesaplaşmayı etik bir ilkeye dönüştürür.

Canetti’nin aslında bütün yazdıkları gibi, “Notlar”ı da, giderek daha çok körleşen bir dünyada bilinçli yaşamaya çalışan insanoğlunun bakışlarını yitirmemesi için verilmiş en soylu savaşımlardan birini belgeliyor. Ne de olsa “içinde yaşadığımız dünyanın durumunu göremeyenin o dünya üzerine yazacak hemen hiçbir şeyi yoktur…”

“Bu notların güçlüğü, kişisel olmalarından kaynaklanıyor. İnsan, özellikle kişisel olandan uzaklaşmak istiyor; sanki daha sonra artık değişemeyeceğinden korkarcasına, kişisel olanı kâğıda dökmekten korkuyor. Gerçekte ise insan bir kez yazdıktan sonra rahat bıraktığı takdirde, her şey pek çok yoldan değişime uğramayı sürdürüyor. Ruhun yollarını gösteren şey, yeniden okumak.”

Marakeş’te Sesler

Yazar: Elias Canetti
Çevirmen: Kamuran Şipal
Yayınevi: Sel Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 116

Develer, eşekler, dilenciler, çarşılar, türbeler, keşmekeş dolu gündelik hayat…Başka bir coğrafyanın, kendine has ritmiyle devinen kadim Marakeş’ini anlamaya çalışan, Batılı deneyimlerle mukayese eden, sözlü bir kültürün derinliklerini kavrama çabasındaki meraklı, eleştirel bir zihin. Elias Canetti, Müslüman Arap bir şehirde yaşadıklarını edebi ustalığının hakkını veren bir renklilikle ve canlılıkla aktarırken okuru da sokak sokak, meydan meydan peşinden sürüklüyor. Yadırgama ile kozmopolitliğin kabullenici tavrının iç içe geçtiği bu anlatıda, modern insanın kadim değişmezlik karşısındaki çelişkilerinin ve hayretle karışık hayranlığının izini sürmek mümkün.

Saatin Gizli Yüreği

Yazar: Elias Canetti
Çevirmen: Ahmet Cemal
Yayınevi: Sel Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 189

Elias Canetti’nin 1942’de tutmaya başladığı ünlü “Notlar”ının 1972’ye kadar olan kısmını İnsanın Taşrası adıyla yayımlamıştık. Şimdi de 1985’e kadar olan ve Saatin Gizli Yüreği adıyla bilinen ikinci cildi yayımlıyoruz.

Canetti bu “Notlar”da bir tür nehir-roman tarzını benimseyerek düşünsel deneyimlerle yaşamın kendisi arasındaki derin ve sağlam bağlar üzerinde gezinir. Varlığın bütünselliğine ulaşan bu “Notlar” aynı zamanda Canetti’nin kendi hayatıyla hesaplaşmasının gözler önüne serilişidir. Doğallığı ve kaçınılmazlığıyla ölüm olgusu ve onun etrafında gelişen düşünceleri, dünya edebiyatına yön vermiş bu önemli ismi daha yakından tanımanın anahtarı da aynı zamanda…

“İnsan çok yönü, binlerce yönü bulunan bir varlıktır – en büyük şansı ve mutluluk kaynağı da budur; ve insan ancak belli bir süre sanki böyle bir varlık değilmiş gibi yaşayabilir. Kendini amacının kölesi gibi hissettiği anlarda, insana yardımcı olabilecek tek çare vardır: Eğilim ve yeteneklerinin çokyönlülüğüne boyun eğip, kafasından geçenleri hiçbir ayıklama yapmaksızın kağıda dökmek.”

Kurtarılmış Dil

Yazar: Elias Canetti
Çevirmen: Şemsa Yeğin
Yayınevi: Sel Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 344

Elias Canetti, dil ve edebiyatla kurduğu organik ilişkinin temellerinin izini sürdüğü otobiyografik üçlemesinin ilk kitabı Kurtarılmış Dil’de, Balkan savaşlarının çetrefil dönemlerinde ayakta kalma mücadelesi verirken çokkültürlülüğün ve çokdilliliğin zenginleştirici atmosferinin yanı sıra, göçler ve yitimlerle tarazlanan çocukluk ve ilkgençlik dönemini tüm doğallığıyla, sözünü sakınmadan aktarıyor. Rusçuk, Viyana, Zürich, Manchester gibi Avrupa’nın birbirinden farklı şehirlerinde atlatmaya çalıştığı travmaları ve entelektüel edimlerin peşinde farkına varmaksızın verdiği kendini gerçekleştirme mücadelesini, derin bir edebi perspektif ve içe bakışla kaleme alıyor.

Çağdaş Alman edebiyatının yetkin kaleminin kişiliğine yön veren en derin anılara, edebi dehasının ve yazın yeteneğinin keşfini sağlayan ilk deneyimlere okuru ortak eden coşkulu bir dertleşme…

Sözcüklerin Bilinci

Yazar: Elias Canetti
Çevirmen: Ahmet Cemal
Yayınevi: Sel Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 311

İnsan kavramını tüm uluslardan ve ırklardan bağımsız şekilde ele alan Elias Canetti’nin, tanıklık ettiği dünyayı müthiş bir zekayla irdeleyen ve güncelliğini asla yitirmeyen denemeleri, onun bir filozof ve bir yazar olarak değerini bir kez daha ortaya koyuyor.

Kafka, Konfüçyüs, Büchner, Tolstoy, Karl Kraus gibi isimler ile Hiroşima ve Hitler gibi insanlığın başına gelebilecek en korkunç yıkımlar hakkındaki yorumların yanı sıra, güncelerin yazılmasına ya da bir romanın oluşumuna ilişkin düşüncelerin paylaşıldığı Sözcüklerin Bilinci, bu özelliğiyle çok geniş bir alanı kapsayarak deneme türünün özgün örneklerini ortaya koyuyor.

Canetti, birbirinden çok farklı konuların bir eserde yan yana gelmesinin tesadüf olmadığını belirterek, olası eleştirilere önsözde şöyle cevap veriyor:

“… Toplumsal ile özeli birbirinden ayırabilmek artık olanaksızlaştı; sınırlar eskiden hiç duyulmadık biçimde karışmakta. İnsanlığın düşmanları hızla güç kazandılar ve dünyayı yıkmak gibi bir son ereğe hızla yaklaşır oldular; bunlara bakmayıp yalnızca bizim için hâlâ bir anlam taşıyan tinsel örnekleri gözlemlemekle yetinmek diye bir şey olası değil…”

Kulaktaki Meşale

Yazar: Elias Canetti
Çevirmen: Şemsa Yeğin
Yayınevi: Sel Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 376

EliasCanetti,otobiyografik üçlemesinin bu ikinci kitabı Kulaktaki Meşale’de, Viyana’da geçen ilk gençlik günlerinin karmaşık atmosferine taşıyor okuru.

Kurtarılmış Dil’de hem çocukluk travmalarını hem de edebiyat ve kültürle kurduğu ilkilişkilerin seyrini anlatan Canetti, bu eserinde ise genç ve tutkulu bir edebiyatçıya dönüşüm sürecini gözler önüne seriyor; gizlemeden, sakınmadan, büyüklenmeden ve açıkyüreklilikle.

Canetti’nin satırlarında, Büyük Savaş sonrasında çöken bir imparatorluğun darmadağınık başkenti Viyana’ya hâkim olan belirsizlik, ekonomik zorluklara göğüs germeye ve yeni yüzyılın vahşetlerini anlamaya çalışanlar, öfkeli kitleler, edebiyatın ve sözün kutsallığına inanan sanatçılar, yoksul şairler ve zengin hamiler, bütün renkleri ve çelişkileriyle “Canetti’nin insanları” resmediliyor. Yazarın toplumla ve kendiyle kurduğu gelgitli ilişkiyi, onun dürüst kaleminden okuma şansına erişmek isteyenlere…

Sinek Azabı

Yazar: Elias Canetti
Çevirmen: Necati Aça
Yayınevi: Sel Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 131

Edebiyattan sosyolojiye farklı alanlarda çok sayıda eser veren Elias Canetti, bu kez de yalnızlık, ölüm, iktidar ve dil temalarını işlediği Sinek Azabı’yla okur karşısında. On yıllardır not aldığı ve daha önce yayınlanmamış aforizmalar, alıntılar ve hatıralardan oluşan bu eserde büyük edebiyatçı ve düşünürün zihninde beliren kıvılcımların ve düşünüş tarzının izini sürmek mümkün. Canetti eserini dilin müthiş kuvvetinin bilinciyle kaleme alırken, 20. yüzyılın büyük bilgesinin derin yaşam deneyimini değerlendirmek de okurlarına kalıyor.

“Her sözcüğün şiddetle etkilediği bir kurbanı vardır; bazen düşünüyorum da, galiba bütün sözcüklerin kurbanıyım ben. Yakayı sıyırabildiğim kelimeler, sadece kâğıda aktarabildiklerim; bunlar beni sakinleştiriyor; bu sözcükleri kullanmama müsaade edilmiş gibi; ölüp gittiğim zaman, beni artık tahrik etmeyeceklerinden eminim, her ne kadar o zaman bile, hatta asıl o zaman var olacaklarsa da.”

Soylu Sınıfın Sonbaharı

Yazar: Elias Canetti
Çevirmen: Veysel Atayman
Yayınevi: Sel Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 240

Tüm dünyada özellikle romanı “Körleşme” ve antropolojik çalışması “Kitle ve İktidar” ile ses getiren edebiyatın kuşkusuz en önemli isimlerinden biri olan Elias Canetti, İkinci Dünya Savaşı tüm çılgınlığıyla sürerken İngiltere’ye yerleşmek zorunda kaldı ve yaklaşık kırk yıl Londra’da yaşadı.

Eserlerinin henüz çoğu kimse tarafından bilinmediği zamanlarda, kendisine tamamen yabancı bir kültür ve çevrenin içinde adeta sürgündeymişçesine var olmaya çalışırken, dönemin entelektüel camiasına ilişkin derinlemesine tespitlerde bulundu.

Soylu Sınıfın Sonbaharı – İngiltere Yılları’nda dostlukların, kırgınlıkların, kızgınlıkların, küçümseyişlerin ve hayranlıkların anlamı T.S. Eliot, Iris Murdoch, Franz Steiner gibi isimlere dair anılarda hayat buluyor.

Hem kişilere hem de savaş koşullarında alışkanlıklarını meydan okurcasına sürdüren İngiliz entelektüellerinin yaşam tarzına odaklanan müthiş bir portre galerisi.

Kitle ve İktidar

Yazar: Elias Canetti
Çevirmen: Gülşat Aygen
Yayınevi: Ayrıntı Yayınları
Sayfa Sayısı: 496

Elias Canetti’nin 30 yıllık çalışmasının ürünü olan Kitle ve İktidar sosyoloji, antropoloji, psikoloji… gibi disiplinleri içeren; ama onların sınırlarıyla yetinmeyen benzersiz bir çalışma olarak tanınıyor.

Canetti bu kitabında “kitle” ve “iktidar”ın birbirlerini nasıl etkileyip çoğalttığını; insanlar arasında “emir” ve “itaat” ilişkisinin nasıl biçimlenerek saldırganlık mekanizmalarına dönüştüğünü anlatıyor. En az sorgulanan, dolayısıyla en tehlikeli şey olan “emir verme”nin emredilende özgür bir kişilik edinmesini önleyen bir sızı bıraktığını, bu sızının sürekli emredilen-lerde katmerleşerek itaati içselleştirdiğini gösteriyor.

Canetti 1930’larda kitle eylemlerinin her tür politik mücadelenin en önemli silahı olduğunu fark ederek “kitle” ve “iktidar” ilişkisi üzerinde çalışmaya başlar. Çalışması ilerledikçe ilişkinin “tarih üstü” boyutlarını keşfeder ve insanın özüne yönelir. Hayvan sürülerini, bir araya gelmiş her tür insan topluluğunu çağ, coğrafya, din farkı gözetmeksizin devasa bir literatür taraması yaparak inceler. Yaşadığı yıllar, özellikle İkinci Dünya Savaşı’nın tarihteki en büyük kitle hareketlerinin ve kitlesel yıkımların görüldüğü yıllar olması; bir “iktidar” simgesi olarak Hitler’in vahşeti doğru iz üzerinde olduğunu gösterir: Kitle yıkıcı, iktidar öldürücüdür. İnsan “iktidar” isteği ile Tanrı’nın kıyamet ve dehşet tehdidini çalmıştır. Ölüme karşı direnmenin yolu ise emre karşı koymak ve yaratmaktır.

Canetti “düşünmek ısrar etmektir” diyerek Kitle ve İktidar’ı kaleme aldığı 30 yıl boyunca bu çalışmasını gölgeleyecek kapsamda başka eser vermedi. Çok sayıda araştırmaya ve her yıl Viyana’da düzenlenen bir sempozyuma konu olan bu kitaptan sonra insan doğasının kitle ve iktidarla ilişkisini bu denli kuşatan başka bir kitap da yayımlanmadı. Düşünsel zenginliğinin yanı sıra böylesi kitaplarda çok az rastlanan edebi bir anlatıma da sahip olan Kitle ve İktidar, zamana karşı direnerek insanı anlamada başvuracağımız vazgeçilmez kaynaklardan biri haline geldi.

Anlamanın müthiş bahtiyarlığını hissetmek isteyenler için…

E-Bülten Abonesi Olun

En yeni içeriklerimizden ilk sizin haberiniz olsun!

İstenmeyen posta göndermiyoruz! Gizlilik politikamızda daha fazlasını okuyun.
Lütfen spam klasörünü kontrol edip güvenli olarak işaretleyin.


Warning: Invalid argument supplied for foreach() in /home5/yokyerki/public_html/wp-content/themes/geoit/frameworks/reaction.php on line 56

2017 yılının Aralık ayında kurulan ve farkındalık yaratmak amacıyla gönüllülerin oluşturduğu bir topluluk.

Yazarın Profili
İlginizi Çekebilir

Bültenimize Katılın

Hemen ücretsiz üye olun ve yeni güncellemelerden haberdar olan ilk kişi olun.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir