Geliş, Geçmişte ve gelecekte gerçekleşen her olayın kaydını tutan bir vakayınamenin, Çağlar Kitabı’nın önünde duran bir kadın düşünün.
Geliş
Yazar: Ted Chiang
Çevirmen: M. İhsan Tatari
Yayınevi: Monokl
Sayfa Sayısı: 288
“Böylesine etkili bir filme (Geliş) dönüşen her öykünün sonunda dikkatimi kitaba, özgün kaynağa çeviririm. Ted Chiang yalın, aman vermeden ve ışık saçarak yazıyor.
Colson Whitehead
“Ted Chiang öylesine orijinal ki insanın ağzı açık kalıyor.”
Junot Diaz
“Ted Chiang tam bir hazine. Kaleminden ne dökülse bir elmas gibi parlıyor.”
Cory Doctorow
“Geçmişte ve gelecekte gerçekleşen her olayın kaydını tutan bir vakayınamenin, Çağlar Kitabı’nın önünde duran bir kadın düşünün. Her ne kadar yazılanlar ışığın etkisiyle zamanla silinse de hâlâ devasa bir cilt bu. Kadın elinde bir büyüteçle insan cildi inceliğindeki sayfaları çevirmeye başlıyor; ta ki hayatının hikâyesini buluncaya dek. Geleceği bilenler onun hakkında konuşmazlar. Çağlar Kitabı’nı okuyanlar bunu asla itiraf etmezler.”
Ted Chiang
Üç Cisim Problemi
Yazar: Cixin Liu
Çevirmen: Zeynep Özmeral
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 416
2015 Hugo En İyi Roman Ödülü
2014 Nebula Ödülü Adayı
2015 Locus Ödülü Adayı
2015 John W. Campbell Ödülü Adayı
Gizli bir askeri proje, uzaylılarla iletişime geçmek için uzaya sinyal gönderir. Bu sinyali yakalayan, yıkımın eşiğindeki bir uygarlık ise Dünya’yı kendisi için istemektedir.
“Olağanüstü bir kitap, bilimsel ve felsefi tartışmaların eşsiz bir karışımı.”
George R. R. Martin
“Cixin Liu, bilimkurgunun süperstarı.”
John Scalzi
“Türünün en iyilerinden, alışılmış ama aynı zamanda da tuhaf.”
Kim Stanley Robinson
Kurtuluş Projesi
Yazar: Andy Weir
Çevirmen: Emre Aygün
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 544
Ryland Grace insanlığın son çaresi olarak yola çıkan bir mürettebattan hayatta kalan tek kişi… ve hedefine ulaşamazsa Dünya yok olacak.
“Tehlike altındaki iki dünyası, işinin ehli bir adamı, işinin ehli bir uzaylısı, çözümlenmesi gereken bir sürü bilimsel sorunu ve meçhule giden insanlığıyla bu kitapta benim gibi eski usul bilimkurgu sevenler için her şey mevcut. Bilimkurgumda bol bol bilim olsun diyenlerdenseniz Andy Weir sizin için biçilmiş kaftan.”
George R. R. Martin
“Marslı’ya bayılmıştım ama bence Kurtuluş Projesi, Weir’ın en iyi eseri.”
Brandon Sanderson
“Bu kitabı okumak hayatınızda gördüğünüz en iyi fen bilgisi öğretmeniyle uzay yolculuğuna çıkmak gibi… Ödeviniz de dünyayı kurtarmak.
Ernest Cline
Piranesi
Yazar: Susanna Clarke
Çevirmen: Berna Kılınçer
Yayınevi: Alfa Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 286
Women’s Prize for Fiction 2021 (Kadınlar Kurgu Ödülü) Kazananı Piranesi romanıyla Susanna Clarke Oldu!..
Giovanni Battista Piranesi:
Venedik doğumlu İtalyan mimar, ressam.
Hayali hapishane gravürleriyle tanınır.
İçinde yıldızların aydınlattığı sonsuz salonlar, merdivenler ve koridorlar barındıran, duvarlarını okyanus dalgalarının dövdüğü, suların kabarıp çekildiği bir Ev, bir Labirent. Burası Piranesi’nin Dünyası, kuşları, heykelleri, gelgitleriyle ürkütücü, olağanüstü bir Dünya. Bu Dünyayı 13 ölü ve tek dostu olan Öteki’yle paylaşıyor, günlerini Evi ve onun harikalarını keşfederek geçiriyor. Ta ki bir gün bildiği tek dünyayı tümden yıkmakla tehdit eden gizemli bir
ziyaretçiyle karşılaşana kadar…
Evin güzelliği ölçüsüz, Şefkati sonsuzdur.
Jonathan Strange ve Bay Norrell’in yazarı Susanna Clarke ilk romanının ardından uzun bir hastalık süreci geçirdi. Piranesi, Clarke’ın bu süreçte yazdığı ikinci romanı.
Benzersiz, kabul edilmiş roman kalıplarına meydan okuyan bir başarı.”
Bernardine Evaristo
“Yalnızlığa dair zarif bir inceleme.”
The Guardian
Klara ile Güneş
Yazar: Kazuo Ishiguro
Çevirmen: Lale Akalın
Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları
Sayfa Sayısı: 264
Günümüzün en büyük yazarlarından Kazuo Ishiguro, Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazandıktan sonra yayımlanan ilk romanı “Klara ile Güneş”te, yeni teknolojilerin etkisiyle köklü değişimler geçirmiş bir toplumda yaşanan, sevgi, umut ve fedakârlığa dair unutulmaz bir hikâye anlatıyor.
Sıra dışı gözlem yeteneğine sahip bir yapay zekâ olan Klara, kendisi gibi “Yapay Arkadaş”ların satıldığı mağazadaki yerinden insanları izleyip dış dünyayı öğrenmeye çalışır, onu yeni evine götürecek o özel çocuğu sabırla bekler. O çocuk nihayet çıkageldiğinde, Klara kendini ezici kaygılar ve kırılgan umutlarla dolu bir dünyada bulacak, sarsılmaz bir adanmışlıkla bağlandığı Güneş’in yardımıyla bir mucizeyi gerçek kılmaya çalışırken insan denen canlıyı bütün zaafları ve çelişkileriyle tanıma fırsatı bulacaktır.
““Klara ile Güneş” dingin duygusal yoğunluğu sayesinde Ishiguro’nun büyük bir düzyazı üslupçusu olarak yerini sağlamlaştırıyor.”
Evening Standard
“Beni Asla Bırakma’yı sevenlere göre bir roman: O kitabın DNA’sındaki duygusal açıklık, kendimizi dışarıdan görebilme niteliği ve insanlığa dair ‒tam olarak iyimser denemese de‒ şefkatli, dokunaklı ve hakiki bakış burada da mevcut.”
The Times
“[Kazuo Ishiguro] büyük bir duygusal güce sahip romanlarında, dünyayla bir bağlantımız olduğu yanılsamasının altında yatan dipsiz uçurumu açığa çıkardı.”
2017 Nobel Edebiyat Ödülü’nün gerekçesinden
Ve İşte Zaman Savaşını Böyle Kaybedersin
Yazar: Max Gladstone, Amal El-Mohtar
Çevirmen: Özlem Altun
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 200
Hugo En İyi Novella Ödülü
Locus En İyi Novella Ödülü
Nebula En İyi Novella Ödülü
BSFA En İyi Kısa Eser Ödülü
Son yılların en çok ses getiren bilimkurgu eserlerinden biri olanVe İşte Zaman Savaşını Böyle Kaybedersin, zaman yolculuğu kavramına eşi görülmemiş bir yaklaşım getiriyor. Ödüllü yazarlar Amal El-Mohtar ve Max Gladstone’un yarattığı bu evrende birbirine rakip iki zaman ajanı zamanda ve mekânda yolculuk edip tarihi kendi çıkarlarına göre değiştirirken mektuplaşmaya başlıyor. Bu iletişim sonucunda hem zaman hem de mekân önemini yitiriyor.
Ölen bir gezegenin külleri üzerinde Kırmızı, bir mektup buluyor:Okumadan önce yak. İmza: Mavi. Evrendeki en tehlikeli zaman ajanlarından olan iki rakibin yolu işte böyle kesişiyor.
Geçmişleri kanlı, kaderlerini kendi ellerinde tutan bu iki ajanın pek bir ortak noktası yok… yaptıkları işte en iyi, savaşı kazanmak için kararlı ve yalnız olmak dışında.
Bu andan itibaren önlerinde uzanan savaş alanları, fethedilecek zaman çizgileri giderek daha kişisel ve daha tehlikeli bir oyun alanına dönüşüyor. Hem Kırmızı hem de Mavi bu oyunu kazanmakta inatçı. En nihayetinde savaşta önemli olan kazanmaktır, değil mi?
Ve İşte Zaman Savaşını Böyle Kaybedersin, uzay ve zaman arasında köprü kuran bir başyapıt.
“Bu kitapta yok yok: ihanet ve aşk, şiirsellik ve aksiyon, varoluşsal kriz ve uzay operası macerası. Zaman yolculuğu yapan süper ajanları saymıyorum bile. Gladstone ve El-Mohtar’ın işbirliği âdeta bir havai fişek gösterisi”
Madeline Miller
“Öyle bir kitap ki kurgusunu ve üslubunu mu yoksa dâhiyane fikirlerini ve karakterlerini mi övsem karar veremiyorum.”
Ken Liu
Maus – Hayatta Kalanın Öyküsü
Yazar: Art Spiegelman
Çevirmen: Ali Cevat Akkoyunlu
Yayınevi: İletişim Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 303
1948 Stockholm doğumlu ünlü çizer Art Spiegelman, Polonya gettolarından sağ kurtulabilen bir babanın oğlu. Halen New York’ta yaşayan Spiegelman Maus’da, babasının ‘Ölüm Kampları’nda, 1939-1945 yılları arasında bir Yahudi olarak yaşadığı kabus dolu günleri, ‘kedi’nin (Nazi) ‘fare’yi-maus (Yahudi) kovalamasına benzettiği güçlü çizgileriyle bizlere aktarıyor. ‘Maus’ aynı zamanda başka bir kovalamacanın; babasının anılarını adeta bir kerpetenle sökercesine dinleyen ve kendi belleğini beslemeye yani hatırlama buyruğuna uymaya çalışan oğlun da hikayesi…
“Soykırım hakkında şimdiye kadar yapılmış en etkileyici ve başarılı anlatım.”
Wall Street Journal
“Sessiz bir zafer, sürükleyici ve sade – tam olarak anlatmak imkansız, çizgi roman dışında herhangi bir ortamda yakalanması imkansız.”
Washington Post
“Basit çizgilerle anlatılan büyük destan.”
New York Times
Mezarlık Kitabı
Yazar: Neil Gaiman
Çevirmen: Evrim Öncül
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 272
Arkadaşlarının Bod diye hitap ettiği Nobody Owens normal bir çocuktur.
Eğer bir mezarlıkta yaşamasaydı, hayaletler tarafından büyütülüp yetiştirilmeseydi ve yanında ne canlıların ne de ölülerin dünyasına ait olan sadık bir koruyucusu olmasaydı, Bod tamamıyla normal olurdu.
Bir çocuk için mezarlıkta tehlikeler ve maceralar vardır -tepenin altındaki çok yaşlı Çivit Renkli Adam, gulyabanilerin terk edilmiş şehrinin bulunduğu çöle açılan bir geçit, korkunç bir tehdit saçan tuhaf Bekçi…
Ama Bod mezarlıktan ayrılırsa, ailesini de öldürmüş olan Jack denen adamın saldırısına uğrayacaktır…
“Sınırlar her zaman vardır -mezarlık ile onun ötesindeki dünya arasında, hayat ile ölüm arasında ve onların kesiştiği yerde.”
Neil Gaiman
“Bir çocuğu büyütmek için koca bir mezarlık gerekir. Bu kitapta en keyif aldığım şey, Bod’un kendi güzel ve harap mezarlığında ölü ve canlı arkadaşlarıyla büyümesini görmekti. Mezarlık Kitabı Neil Gaiman’ın bir başka şaşırtıcı ve harika eseri…”
Audrey Niffenegger, Zaman Yolcusunun Karısı’nın yazarı.
“Açıkçası, Mezarlık Kitabı Neil Gaiman’ın şimdiye kadar yazdığı en iyi kitap. Kendisinin, büyüleyiciliği, cana yakınlığı, korkutuculuğu ve dehşeti tek bir fantezide toplamayı nasıl başardığını asla öğrenemeyeceğim, ama ihtişam dolu bir iş çıkardığı kesin…”
Diana Wynne Jones, Howl’s Moving Castle’ın yazarı
Mülksüzler
Yazar: Ursula K. Le Guin
Çevirmen: Levent Mollamustafaoğlu
Yayınevi: Metis Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 344
Romanım Mülksüzler, kendilerine Odocu diyen küçük bir dünya dolusu insanı anlatıyor. İsimlerini toplumlarının kurucusu olan Odo’dan alıyorlar; Odo romandaki olaylardan kuşaklarca önce yaşamış, bu yüzden olaylara katılmıyor, ya da yalnızca zımnen katılıyor, çünkü bütün olaylar aslında onunla başlamıştı.
Vermediğiniz şeyi alamazsınız, kendinizi vermeniz gerekir. Devrimi satın alamazsınız. Devrimi yapamazsınız. Devrim olabilirsiniz ancak.
Ninefox Gambit
Yazar: Yoon Ha Lee
Çevirmen: Zeynep Eski
Yayınevi: Salon Yayınları
Sayfa Sayısı: 336
İmkânsız bir savaşı kazanmak isteyen Yüzbaşı Khel Cheris, eski bir silah ve aşağılanan bir vatan haini olan generali uyandırmak zorundaydı.
Altıçarlık’tan Yüzbaşı Khel Cheris, kâfirlere karşı verilen bir savaşta, uygun onaylanmayan yöntemleri kullandığı için itibarsızlaştırılmıştır. Khel Komutanlığı, Yüzbaşı Cheris’e, kısa bir süre önce kâfirler tarafından ele geçirilen, en önemli kalelerden biri olan Saçılmış İğneler Kalesi’ni geri alarak kendini affettirme fırsatı verirler. Tehlikede olan tek şey, Cheris’in kariyeri değildir. Eğer kale düşerse, tüm altıçarlık düşecektir.
Cheris’in tek umudu, ölmemiş büyük taktikçi Shuos Jedao ile ittifak yapmaktır. İyi haber, Jedao şimdiye kadar hiç savaş kaybetmemiştir ve kalenin başarılı bir şekilde nasıl kuşatılacağını bilen tek kişi, o olabilir.
Kötü haber ise Jedao, ilk hayatında aklını kaybetmiş, biri kendi ordusu olmak üzere, iki orduyu katletmiştir. Kuşatma devam ederken, Cheris Jedao’ya ne kadar güvenebileceğine karar vermek zorundadır. Çünkü Jedao’nun bir sonraki kurbanı kendisi olabilir.