Goblin’in ormanlarında bulunduğu rivayet edilen Koca Baykuşlardan birini avlamayı kafaya koyan Neal Nash’le, kız arkadaşına duyduğu aşkı kanıtlamak için çok ileri gitmekten çekinmeyen Charles’la karşılaşabilirsiniz.
Goblin
Yazar: Josh Malerman
Çevirmen: Aslı Dağlı
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 440
Yağmurun durmaksızın yağdığı, gecenin çökmek için sabırsızca beklediği, sokaklarında ise birbirinden eşsiz şahsiyetlerin dolaştığı Goblin kasabasına hoş geldiniz.
Goblin kasabasının görünüşte masum sokaklarında, karısının ölümü üzerine bahçesinde devasa bir çimden labirent inşa eden Wayne’le, hayaletlerden ölümüne korkan ama bir hayaleti kayıt altına almak için elinden geleni ardına koymayan Kamp’le, altmışıncı doğum gününde Goblin’in ormanlarında bulunduğu rivayet edilen Koca Baykuşlardan birini avlamayı kafaya koyan Neal Nash’le, kız arkadaşına duyduğu aşkı kanıtlamak için çok ileri gitmekten çekinmeyen Charles’la karşılaşabilirsiniz. Yine de korkmayın. Goblin herkese bir şeyler vadediyor. Goblin’de bir gece geçirmeye ne dersiniz?
“Josh Malerman’dan bir başyapıt daha.”
Christopher Golden
“Malerman tuhaf kurgunun en heyecan verici isimlerinden biri olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. O, bu türün yeni karanlık prensi.”
Jonathan Maberry
“Goblin, insanı etkisi altına alan, dehşet verici bir gösteri.”
Clive Barker
Melezler
Yazar: Stephen Graham Jones
Çevirmen: Barış Tanyeri
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 272
Bram Stoker En İyi Korku Romanı Ödülü Adayı
Shirley Jackson En İyi Korku Romanı Ödülü Adayı
Korku edebiyatının postmodern yazarı Stephen Graham Jones’tan hayatta kalmak, ait olmak, kimliğini bulmak üzerine yazılmış ve kurtadam literatürüne derin bir çentik atan eşsiz bir büyüme öyküsü.
Tıpkı ailesi gibi o da bir dışarlıklıydı. Zorluklara rağmen katlanılabilir hayatını teyzesi Libby ve dayısı Darren’la birlikte onları anlamayan ve istemeyen bir toplumdan uzakta geçirmek zorundaydı. Melezlerdi onlar, bulanık kanlılar, hiçbir yere ait olamayanlar. Vakti geldiğinde teyzesi ve dayısıyla yollarda geçen bir yaşamı mı yoksa onlardan uzakta, yolun kenarında kalan diğer insanlarla geçen bir yaşamı mı tercih edeceğine kendi karar verecekti. Zira onun da bir kurtadam olup olmadığı yakın zamanda belli olacaktı.
Melezler şimdiki zamanla geçmiş arasında mekik dokuyan ve bu sayede kendini ve dünyadaki yerini anlamaya çalışan bir çocuğun unutulmaz panoramasını gözler önüne seriyor.
Dönüşüm yaklaştı… Ama korkma, içindeki canavar dışarıdan daha ürkütücü değil.
“Stephen Graham Jones’un edebiyatçılığı en az bu kitap içerisindeki canavarlar kadar güçlü.”
Josh Malerman
“Melezler ağzımı açık bıraktı. Hatta nefesimi kesti. Son derece zeki, özgün, heyecan verici, korkutucu ve bir o kadar da insani.”
Paul Tremblay
“Çavdar Tarlasında Çocuklar’ın, müziklerini Warren Zevon’un yaptığı eski bir korku filmiyle birleşimi gibi.”
Kirkus
Güney Kitap Kulübü’nün Vampir Avlama Rehberi
Yazar: Grady Hendrix
Çevirmen: Elif Dinçer
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 424
LOCUS EN İYİ KORKU ROMANI ADAYI
Patricia Campbell, eşi ve iki çocuğuyla Charleston’da sakin ve tekdüze bir hayat sürüyordu. Ev işleriyle ve çocuklarla ilgilenmek dışında tek uğraşı, Charleston’lı bir grup kadınla kurdukları ve gerçek suç romanları okudukları kitap kulübüydü.
Patricia’nın sıkıcı hayatı, küçük ve güvenli kasabasında yaşanan birtakım gizemli olaylarla birlikte değişecekti. İhtiyar bir komşusu kanlı ağzıyla bahçelerinde onu “yemeye” çalışmıştı, tavandan ayak sesleri geliyordu, fareler evlere girip insanlara saldırıyordu ve çocuklar ortadan kayboluyordu. Bunların hepsi, kasabaya taşınan genç ve yakışıklı James Harris’ten sonra başlamıştı.
Eşleri onların şüphelerini görmezden gelince bu olayları çözmek kitap kulübündeki kadınlara kalacaktı. Korkuyorlardı çünkü karşılarında bir Jeffrey Dahmer, bir Charles Manson ya da bir Ted Bundy olabilirdi. Ama James Harris bunlardan biri değildi ve hepsinden daha kötücüldü.
Ve onu evlerine “davet ettikleri” için çok pişman olacaklardı.
“Planlarınızı erteleyip kapılarınızı kilitleyin. Elinizden bırakamadan okuyacaksınız.”
Sarah Gailey
“Her vampir romanında kan ve dişler olacaktır ama burada Hendrix’in ustası olduğu özel bir şey var: Kalp. Bu romandakiler karakter falan değil, bunlar insan.”
Stephen Graham Jones
“Eğlenceli, içten, ürkünç ve rahatsız edici.”
Paul Tremblay
Tuhaf Hava
Yazar: Joe Hill
Çevirmen: Esat Ören
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 448
Çağımızın en iyi korku yazarlarından Joe Hill, her yazdığıyla beraber modern korku edebiyatının vazgeçilmez isimlerinden olduğunu bir kere daha kanıtlıyor. Tuhaf Hava’da hem güncel dertlere hem de ruhumuzun derinliklerinde kök tutmuş kaygılara dokunan dört uzun öykü bulacaksınız.
İlk öykü “Fotoğraf”ta mühendislik hayalleri kuran bir ergen, insanların anılarını silen bir Polaroid kameraya sahip. “Şarjör Dolu”da ise güvenlik görevlisi olarak çalışan, öfke kontrolü sorunları yaşayan bir adam silahlı bir çatışmayı durdurup modern silah hakları hareketinin kahramanı oluyor, ta ki yalanları ortaya çıkana dek. “Bulut”ta genç bir adam ilk paraşütle atlama tecrübesinde, imkânsız şekilde katı olan bir bulutun üstünde mahsur kalıyor. “Yağmur”da, kıyamet gökyüzünden yağan ölümcül çivilerle geliyor.
Bu kitap, dört odalı bir korku bir evi. İçeri buyurmaz mısınız?
“Joe Hill muhteşem bir yazar. Tekinsiz, hızlı, zeki maceralar yazıyor ve bunu kendi üslubuyla, asaletle beceriyor.”
Neil Gaiman
Kan Varsa
Yazar: Stephen King
Çevirmen: Gökçe Yavaş
Yayınevi: Altın Kitaplar
Sayfa Sayısı: 432
Kan varsa haber de vardır…
Habercilerin kullandığı bir deyişti bu ve o gün bir bombanın patlatıldığı Albert Macready Ortaokulu’nda kesinlikle kan vardı. Finders Keepers Dedektiflik Ajansı’nda günlük işleriyle ilgilenen Holly Gibney’nin dikkatini çeken ise bambaşka bir ayrıntıydı. O, kanın kokusunu alıp ilk haberi yapan muhabire takılmıştı. Holly’nin adama odaklanmasının geçerli bir nedeni vardı, çünkü o bir Yabancı’ydı.
Kan Varsa her biri okuru kendi korku dolu dünyasına çeken dört uzun öyküden oluşuyor. Holly’nin ilk yalnız macerasının dışında Bay Harrigan’ın Telefonu, Chuck’ın Hayatı ve Sıçan öyküleri uykularınızı kaçıracak.
Kurtulan Kızlar
Yazar: Riley Sager
Çevirmen: Aslıhan Kuzucan
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 408
Bir katilden kurtulabilmek için, bir katilin içgüdülerine sahip olmalısınız.
On yıl önce Quincy Carpenter beş arkadaşıyla birlikte tatile gitmiş ve tek başına dönmüştü; sadece filmlerde görebileceğiniz türden bir katliamdan sağ kurtulan tek kişiydi. Bir anda, kimsenin üyesi olmayı arzu etmeyeceği bir kulübün, basında “Kurtulan Kızlar” adıyla anılan, benzer şekilde sağ kalanlardan oluşan bir grubun üyesi olmuştu: üniversiteden atılan bir öğrencinin katlettiği dokuz kız arkadaşını kaybeden Lisa, Nightlight Inn’deki vardiyasında Çuval Adam’a meydan okuyan Sam ve şimdi de Çam Ev’den ve “o” diye söz ettiği adamdan kaçarak kanlar içinde ormanda koşturan Quincy.
Quincy artık iyiydi, hatta reçeteli Xanax’ı sayesinde harikaydı. Nişanlanmak üzere olduğu, ilgili erkek arkadaşı Jeff ve popüler bir pasta blogu vardı; güzel bir apartman dairesinde yaşıyordu ve yıllar önce hayatını kurtaran polis memuru Coop desteğini ondan asla esirgemiyordu. O geceye ait detayların büyük çoğunluğunu hatırlamıyordu; geçmiş, geçmişte kalmıştı. Ta ki ilk Kurtulan Kız Lisa küvetinde, bileklerini kesmiş olarak bulunana ve ikinci Kurtulan Kız Sam, Quincy’nin kapısında belirene kadar…
“Kayıp Kız’ı beğendiyseniz bu kitaba bayılacaksınız.”
Stephen King
“Muhteşem bir kitap!”
Karin Slaughter
“Bazı filmler ve kitaplar öylesine etkileyicidir ki, sadece bir hikâye olduklarını unutuveririz. Kurtulan Kızlar tam da böyle bir hikâye… okurken kurtulan tek kişi olmaya cesaretiniz var mı merak edeceksiniz.”
Josh Malerman
İçerinin Haritası
Yazar: Stephen Graham Jones
Çevirmen: M. Boran Evren
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 112
Korku edebiyatının önde gelen isimlerinden Stephen Graham Jones’un ödüllü novellası İçerinin Haritası, Amerikan yerlilerinin hayatına dair duygusal ve dehşet dolu bir hikâye anlatıyor. Aile bağlarını, kimliği ve hayaletiyle musallat olmayı sürdüren bir geçmişi hem umut dolu hem de acımasızca yansıtan eserde hayattakiler, ölülerin yüklerini taşımaya devam ediyor.
Prefabrik evinde annesi ve erkek kardeşiyle yaşayan on beş yaşındaki genç, bir gece uykusundan uyandığında bu evin sakini olmayan bir figürü koridorda görür. Gördüğü kişi ya yıllar önce hayatını gizemli bir şekilde kaybetmiş babasıdır ya da uyurgezerliği böyle bir yanılsamaya sebep olmuştur.
İşin peşine düştükten sonra yaşadığı evin zannettiğinden daha büyük, derin ve gizemli olduğunu fark eder. Ve görünen o ki ölüm, en sevdiklerinizi bile değiştirir.
Bu andan itibaren ne ev eski evdir ne de hayat eskisi gibidir. Genç, birkaç gece boyunca evinin haritasını çıkarmaya, annesini ve özellikle kardeşini onları bekleyen tehlikeden kurtarmaya hazırlanır. Ama hem geçmişle yüzleşmenin hem de geleceği kurtarmanın bedeli çok büyük olacaktır.
İçerinin Haritası, geçmişinden kaçmayan, karanlık ve melankolik bir hayaletin hikâyesi.
“Duygusal, rahatsız edici, ürkütücü ve gözalıcı. Etkilenmemek elde değil.”
Paul Tremblay
“Stephen Graham Jones’un tüyler ürperten novellası S. E. Hinton ve Shirley Jackson’ın karışımı gibi.”
Richard Kadrey
“Jones, yaşayan yazarlar arasında en yeteneklilerden ve en üretkenlerden biri.”
Tommy Orange
Kayıp Ruhlar Mahzeni
Yazar: C. J. Tudor
Çevirmen: Merve Sevtap Ilgın
Yayınevi: Pegasus Yayınları
Sayfa Sayısı: 112
Bazen en kötüsünü yaşadığını zannedersin. Ama bu yalnızca bir başlangıçtır.
Kız kardeşim Annie kayboldu. Bir gece öylece ortadan kaybolup gitti. Onu her yerde aradık. Artık en kötü ihtimali konuşuyorduk. Kırk sekiz saat sonra Annie mucize eseri geri döndü. Fakat ona ne olduğunu, nereye gittiğini asla söylemiyor, tek kelime etmiyordu. Anlamlandıramadığımız, korkunç bir şeyler yaşamıştı. Ve en önemlisi, Annie artık benim o tatlı, sevecen kardeşime hiç mi hiç benzemiyordu. Evet, o artık benim kardeşim değildi, bundan emindim. Kendime itiraf etmekte zorlansam da artık ondan ölümüne korkuyordum…
“Zihninizi felç edecek kadar korkutucu sahnelerle karşılaşacaksınız. Bu romanı okuyan kimse sonunda nasıl bir şeyle karşılaşacağını tahmin edemez…”
Daily Mail
“Küçük bir kasaba, gizli kalmış sırlar ve geçmişin hayaletleri… C. J. Tudor zekâsıyla herkesi kendine hayran bırakacak.”
Wendy Walker
“Görünen o ki Çöp Adam sadece ufak bir başlangıçmış. C. J. Tudor yeni kitabıyla kendi çıtasını yükseltmeyi başardı.”
Sunday Express
Yakarış Çemberi
Yazar: P. Djèlí Clark
Çevirmen: Ceren Gürein
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 184
Nebula
Locus
Dünya Fantazi
Britanya Fantazi En İyi Novella Ödülü
Son yıllarda adından sıkça söz ettiren yazarlardan P. Djèlí Clark, Yakarış Çemberi’nde kaderini kendi eline almaya karar verip 20. yüzyıl Amerika’sının kötülüklerine karşı ön saflarda savaş veren üç siyah kadının hikâyesini anlatıyor.
1915 yılında, D. W. Griffith’in meşhur filmi Bir Ulusun Doğuşu vizyona girdi. Ancak kimse D. W. Griffith’in bir büyücü, Bir Ulusun Doğuşu’nun da Amerikan halkının kalbinin en derinliklerinde saklı tuttuğu nefreti gün yüzüne çıkarmak için yapılmış bir büyü olmasını beklemiyordu. Amerika’ya yayılan nefret dalgasından güçlenerek beslenen Klan, bir kez daha tehlikeli hâle gelmeye başlamıştı. Ve bu sefer yanlarında cehennemden şeytanlar getirmişlerdi.
Neyse ki Maryse Boudreaux’nun büyülü bir kılıcı ve ters düşmek istemeyeceğiniz arkadaşları vardı. Bir yandan içki kaçakçılığı yapan Maryse, bir yandan da arkadaşlarıyla birlikte Klan’ın dünyaya çağırdığı şeytanları avlayıp gerisingeri cehenneme gönderiyordu. Ancak bu sefer karşılaşacakları düşman her zamankinden daha güçlü ve dehşet verici olacaktı.
Yakarış Çemberi, Amerika’nın ırkçı geçmişinin suratına atılan bir yumruk.
“Son yıllarda okuduğum en güçlü ve etkileyici spekülatif kurgulardan biri.”
Tochi Onyebuchi
“P. Djèlí Clark istese bile kötü bir kitap yazamaz. Yakarış Çemberi, temelinde çok ciddi bir hikâye anlatsa da müthiş eğlenceli bir kitap.”
Victor LaValle
“Yakarış Çemberi, Amerika’nın kâbus gibi geçmişine balıklamasına bir dalış.”
Annalee Newitz