1. Anasayfa
  2. Benzer Kitaplar

İnsanlığımı Yitirirken Hayranlarına 9 Kitap Önerisi

İnsanlığımı Yitirirken, Osamu Dazai’nin uzun yıllara yayılan edebi intihar mektubunun son bölümü.

İnsanlığımı Yitirirken Hayranlarına 9 Kitap Önerisi
0

İnsanlığımı Yitirirken, Osamu Dazai’nin uzun yıllara yayılan edebi intihar mektubunun son bölümü.

İlginizi Çekebilir: İthaki Yayınları Japon Klasikleri

İnsanlığımı Yitirirken

Yazar: Osamu Dazai
Çevirmen: Peren Ercan
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 128

“… Ben hâlâ, ölmeyi bile becerememiş utanmaz, aptal bir hayaletten, ‘yaşayan bir cesetten’ başka bir şey değildim.”

Yirminci yüzyıl Japon edebiyatının önde gelen yazarlarından, sıradışı hayatıyla da meşhur Osamu Dazai, intiharından hemen önce tamamladığı, Japonya’nın en çok okunan romanlarından İnsanlığımı Yitirirken’de topluma dahil olmayı beceremeyen, her şeyi eline yüzüne bulaştıran, çevresindeki herkesi hayal kırıklığına uğratmaya mahkûm bir ötekinin acıklı hikâyesini anlatıyor.

Dazai’nin yaşamıyla çokça paralellik taşıyan romanda, kendini çocukluğundan beri bir başarısızlık abidesi olarak gören, aristokrat bir ailenin oğlu Oba Yozo hem evde hem de okulda büründüğü “soytarı” rolüyle var olmaya çalışır. Bir itiraf niteliğindeki üç bölümden oluşan hatıratında alkolizmle, geyşalarla, sonuçsuz kalan intiharlarla dolu, “utanç” yüklü yaşamının günahını çıkarır.

İnsanlığımı Yitirirken, Osamu Dazai’nin uzun yıllara yayılan edebi intihar mektubunun son bölümü.

i̇nsanlığımı yitirirken
i̇nsanlığımı yitirirken hayranlarına 9 kitap önerisi 14

Gönül

Yazar: Natsume Soseki
Çevirmen: Zeynep Ebru Okyar
Yayınevi: İthaki Yayınları
Sayfa Sayısı: 344

“Özgürlük, bağımsızlık ve bencillikle dolu bu devirde doğmanın bedelini yalnızlıkla ödüyoruz.”

Japonya’nın en tanınmış ve en saygı duyulan yazarlarından biri olan, Ben Bir Kediyim, Üç Köşeli Dünya ve Ardından gibi eserlerin yazarı Natsume Soseki’nin kaleme aldığı son kitap olan Gönül, ülkesinde İnsanlığımı Yitirirken’le birlikte en çok okunan iki romandan biri. Yazarın kuşaktan kuşağa değişen değerleri, farklılaşan kadın, erkek ve aile mefhumlarını ve insanın çılgın kalabalıklar içinde birey olma mücadelesini ustalıkla anlattığı roman, edebiyat çevrelerince yazarın en önemli yapıtı.

Genç bir üniversite öğrencisi tatili sırasında ilgi çekici bir adamla tanışır. Tatilden sonra da dostluğunu sürdürdüğü bu kişi, hayattan kendini soyutlamış, eşinden başka kimseyle yakınlık kuramayan ve insanlığa olan inancını yitirmiş biridir. İkili birbiriyle yakınlaştıkça, genç öğrencinin “Hocam” diye bahsettiği adam ona gönlünü açacak ve pişmanlıkla, acıyla ve ölümle yüklü yaşam öyküsünü onunla paylaşacaktır.

gönül
i̇nsanlığımı yitirirken hayranlarına 9 kitap önerisi 15

Denizi Yitiren Denizci

Yazar: Yukio Mişima
Çevirmen: Seçkin Selvi
Yayınevi: Can Yayınları
Sayfa Sayısı: 156

Marguerite Yourcenar’ın “İnce, bıçak ağzı gibi dondurucu bir kusursuzlukta,” diye tanımladığı Denizi Yitiren Denizci, dehşeti şiirsel bir anlatımla bütünleştiren, benzersiz bir kitaptır. “Kusursuz arınma, ancak yaşamı kanla yazılmış bir şiir dizesine dönüştürerek mümkündür,” diyen Mişima bu kitapla görüşünü örneklemiş olur. Mişima’nın en etkileyici eserlerinden biri olan kitap soğukkanlı şiddeti ustalıkla anlatırken, hiç kuşkusuz yazarın çocukluğunda bilinçaltını etkilemiş baskıları da yansıtır.

Roman, dul bir kadın, on üç yaşındaki oğlu Noboru ve kadının ikinci eşi olan denizcinin öyküsünü anlatır. Yaşıtlarıyla bir çete kuran Noboru, ilk tanıştığında denizler fatihi bir kahraman olarak gördüğü denizcinin annesiyle evlenerek sıradan birine dönüşmesinin şokunu atlatamaz.

Rakuyo’nun varlığıyla bütünleşmiş olan bu adam, geminin ayrılmaz parçası olan bu adam, kendini o güzel bütünden koparmış, kendi isteğiyle düşlerinden gemileri ve denizi silip atmıştı.

Noboru, tatil boyunca Ryuji’nin yanından ayrılmamış ve denizle ilgili hikâyeler dinleyerek, ötekilerin hiç bilemeyecekleri denizcilik bilgileri edinmişti. Ama onun istediği, bu bilgiler değil, günün birinde denizcinin hikâyeyi yarıda keserek, yeniden denize dönerken ardında bırakacağı mavi su damlalarıydı.

Deniz, gemiler ve okyanus seferlerinin hayali ancak bu mavi damlalarda var oluyordu.

denizi yitiren denizci
i̇nsanlığımı yitirirken hayranlarına 9 kitap önerisi 16

Karlar Ülkesi

Yazar: Yasunari Kawabata
Çevirmen: H. Can Erkin
Yayınevi: Can Yayınları
Sayfa Sayısı: 144

Japonya’nın batısında, karlarla kaplı bir kaplıca kasabasına yolculuk eden Shimamura, burada Komako adlı masum bir geyşayla bir ilişkiye başlar. İkisi de gayet iyi bilmektedir ki bu ilişkinin buruk sonu onlar için çoktan yazılmıştır.

“Çağımızın en etkileyici ve özgün eserlerinden biri.”
The New York Times

“Haiku’nun narin, anlık diliyle Kawabata çetrefilli bir ilişkinin derinliklerine iniyor.”
The Times Literary Supplement

karlar ülkesi
i̇nsanlığımı yitirirken hayranlarına 9 kitap önerisi 17

Naomi: Bir Budalanın Aşkı

Yazar: Cuniçiro (Juniçiro) Tanizaki
Çevirmen: İlker Özünlü
Yayınevi: Jaguar Kitap
Sayfa Sayısı: 265

“Şunu fark etmiştim ki bir kadının yüzü, erkeğin nefretini çektikçe daha da güzelleşiyordu.”

Na-o-mi: Üç hece, iki insan/medeniyet, bir başyapıt.

Bir yönüyle daha önce yazılmış bir Japon Lo-lee-ta…

Doğu ve Batı, sevgi ve öfke, aşk ve gurur, kadın ve erkek, insan ve insan arasında yaşanan gerilimlere dair bir temel roman…

Naomi, Batı hayranlığından yozlaşmaya, saplantıdan budalalığa ve hazdan işkenceye (veya tam tersi) ilerleyen hikâyesiyle, Juniçiro Tanizaki’nin neden yirminci yüzyılın en önemli yazarlarından biri olduğunu da anlatıyor.

“Onun hata ve kusurlarıyla sürekli yüz yüze gelmekten kurtulamıyor, eve hep mutsuz dönüyordum. Ancak bu mutsuzluk hiç de uzun sürmüyordu, zira ona duyduğum aşk gece boyunca değiştikçe değişiyordu. Tıpkı bir kedinin gözleri gibi…”

naomi: bir budalanın aşkı
i̇nsanlığımı yitirirken hayranlarına 9 kitap önerisi 18

Başkasının Yüzü

Yazar: Kobo Abe
Çevirmen: Barış Bayıksel
Yayınevi: Monokl
Sayfa Sayısı: 220

“Muhtemelen kızgınsın, kendini aşağılanmış da hissediyorsun ama lütfen kendine hâkim ol ve gözlerini ayırmadan okumaya devam et. Bu ânı yara almadan atlatıp, bana doğru bir adım atmanı, nasıl çaresizce istediğimi bir bilebilsen. O mu beni yendi, yoksa ben mi onu? Her hâlükârda maskeli oyunun perdesi artık kapandı. Onu öldürdüm ve kendimi suçlu ilan ettim…

Ve çok iyi biliyordum. Artık senin üzerinde hiçbir hakkım olmadığı hâlde, bana zincirle bağlı bir kurban olduğun fikri, işime geldiği için uydurduğum koca bir yalandan ibaretti. Sen bu kaderi bir an olsun bocalamadan kendi isteğinle kabul etmiştin. Gülümsemeye geçerkenki o parıltın belki de en çok senin kendin üzerinde etkiliydi. Bu da demek oluyor ki istesen beni hemen bırakıp gidebilirdin. Bunun benim için ne kadar korkunç bir şey olduğunu anlayabilir misin? Senin binlerce ifaden var fakat benim tek bir yüzüm bile yok.”

“Hem dolambaçlı hem de bağımlılık yapıcı.”
David Mitchel

“Hem Poe hem de Kafka akla geliyor. Kobo Abe sayfalarda hiç dinmeden atan bir heyecan yaratıyor. Okudukça okuyorsunuz ve okuyorsunuz.”
The New Yorker

“Bazıları onda Kafka’nın bilinmeyene yönelik manipülasyonlarını, başkaları ise örneğin yarattığı kum çukuru metaforu ile Beckett’in esintilerini bulacak.”
Saturday Review

thumbnail
Önerilen Yazı
Kobo Abe Kitapları
başkasının yüzü
i̇nsanlığımı yitirirken hayranlarına 9 kitap önerisi 19

Mutfak

Yazar: Banana Yoshimoto
Çevirmen: Alev Durucan
Yayınevi: Arion Yayınevi
Sayfa Sayısı: 144

“Mutfak” anneler, transseksüellik, sevdiğini kaybetme, mutfaklar, aşk, trajedi ve çağdaş Japonya’da özgür ruhlu iki kadının aklına gelen terimleri içeren iki öyküyü bir araya getiriyor. Japonya’nın en parlak genç edebiyat yıldızının şaşırtıcı orijinallikteki çalışması.

“Yoshimoto’nun basit, şık tarzı Kazuo Ishuguro’nunki ile kıyaslanabilir. Aşk ve sevdiğini kaybetme üzerine akıllıca yorumlar hayal ve gerçekliğin hafif bir dokunuşuyla bulaşıcı güzellikte bir yazı.”
The Times

mutfak
i̇nsanlığımı yitirirken hayranlarına 9 kitap önerisi 20

Huzursuzluğun Kitabı

Yazar: Fernando Pessoa
Çevirmen: Saadet Özen
Yayınevi: Can Yayınları
Sayfa Sayısı: 675

Fernando Pessoa, 1935’te öldüğünde, sandığında bıraktığı yapıtlarının sayısını kimse tahmin edemezdi. Onun elinden çıkmış şiirlerin, yazıların altında genellikle başka imzalar vardı. Ama bunlar yalnızca birer takma ad değil, öyküsü, geçmişi, yazgısı, dünya görüşü olan farklı kişiliklerdi.

Pessoa’nın ölümünden sonra elyazmaları derlenmeye başladığında, bitmemiş yapıtlar da bulundu içlerinde. Bernardo Soares imzalı Huzursuzluğun Kitabı da bunlardan biriydi. Tarihten, mitolojiden, edebiyattan, ruhbilimden haberdar bir 20. yüzyıl insanının gerçekliği yadsıyışının, kendini hayallere hapsedişinin güncesiydi bu. Gündüzleri bir kumaş mağazasında çalışan, geceleri yağmurun sesinde, ayak seslerinde yalnızlığını duyumsayan bir Lizbonluydu Bernardo Soares ya da Fernando Pessoa.

Bugün Portekiz edebiyatının en önemli yapıtı sayılan Huzursuzluğun Kitabı’ndaki her metin, kırık bir aynanın, gerçekliğin bir yanını yansıtan ve sonsuzca çoğaltan bir parçası.

thumbnail
Önerilen Yazı
Huzursuzluğun Kitabı Hayranlarına Kitap Önerileri
huzursuzluğun kitabı
i̇nsanlığımı yitirirken hayranlarına 9 kitap önerisi 21

Şeytan Tangosu

Yazar: László Krasznahorkai
Çevirmen: Bülent Şimşek
Yayınevi: Can Yayınları
Sayfa Sayısı: 328

Yaşamın fiilî olarak durduğu bir Macar köyünde, güz yağmurları başlamıştır. Gelecekten umudunu, birbirine güvenini, içindeki iyilik duygusunu, dayanışma ruhunu yitirmiş insanlar, o diyardan gitmenin planlarını yapmaktadır. Bir kurtarıcı arayışı, yıllar önce öldüğünü sandıkları Irimias’ın dönüşüne dek sürer. İnsanlar ilk kez birlik içinde davranır ve kendilerini Irimias’ın kararlarına teslim ederler.

Simgelerden yola çıkarak anlatır Krasznahorkai, yaşamı; olay örgüsünü bir döngü etrafında biçimlendirir. Sürekli ağ ören örümcekler, gökte dönüp duran kargalar, başıboş atlar, birbirinin tekrarı mevsimler…

Yalnız olmadığına sevindi; Pisicik hâlâ ısıtıyordu karnını. “Evet,” dedi sesini yükseltmeden önüne bakıp, “melekler bunu görür ve anlar.” İçinde bir huzur hissetti ve dört bir yanındaki ağaçlar, yol, yağmur ve gece de hep birlikte bir huzur yayıyordu. “Olan biten her şey iyi,” diye düşündü. Her şey basitleşmişti, mutlak biçimde. Yolun iki yanında düzgün adımlarla ilerleyen, dımdızlak akasya ağaçlarına, birkaç metre önünde artık karanlığın içinde yitiveren kırlara baktı. Yağmur ve çamurun boğucu kokusunu duyuyor, doğru ve tam olması gerektiği gibi davrandığını yanılmaz bir şekilde biliyordu.

şeytan tangosu
i̇nsanlığımı yitirirken hayranlarına 9 kitap önerisi 22

Çukur

Yazar: Andrey Platonov
Çevirmen: Hazal Yalın
Yayınevi: Can Yayınları
Sayfa Sayısı: 136

Sovyet devriminin avangardı Andrey Platonov dünyayı gördüğü gibi yazmaktan hiç vazgeçmedi. Devrim sonrası Rusya’nın stepleri onun gözünde yeni devrimlere gebe bir yer oldu hep. Belki de bu sebepten Parti ile yıldızları hiç barışmadı ve yazarın hakkının teslim edilmesi ölümünden sonrasına kaldı.Çukurda kendi vatanında ancak 1987’de yayımlanabildi.

Büyük Terör dönemi Sovyet Rusya’sındaki bir köyün iyi niyetli insanları, merkezden gelen direktifleri yanlış anlayarak dünyanın tüm evsiz barksızlarına yuva olacak muazzam bir binanın temelini kazmaya başlar. Burjuva sınıfını tasfiye edip kolektivizasyonun prensiplerini yerine getirmeleri gerekmektedir. Aklı, yaratılışın amaçsızlığına dair sorularla dolup taşan Voşçev ise hem devrimin bu köyle aldığı grotesk biçime alışmaya çalışır, hem de üzerine titrenen geleceğin dönüşümüne şahit olur.

Platonov’dan Çukur devrimle gelen dayatmalara dair siyasi tavrından ödün vermeyen, sürrealist bir şaheser.

“Üzerine bir ömür çalışmayı hak eden kitaplara imza atmış, muazzam bir yazar Platonov.”
Vasili Grossman

“Anladığım kadarıyla ruhunuz Gogol’ünkine yakın. Bu nedenle dramda değil, komedide deneyin kendinizi. Öfkelenmeyin. Üzülmeyin… Her şey geçer, yalnızca gerçek kalır geriye.”
Maksim Gorki; Platonov’a mektubundan

çukur andrey platonov
i̇nsanlığımı yitirirken hayranlarına 9 kitap önerisi 23

Bonus

İnsanlığımı Yitirirken – Manga

Yazar ve Çizer: Junji İto
Orijinal Hikaye: Osamu Dazai
Çevirmen: Burcu Köse
Yayınevi: Gerekli Şeyler
Sayfa Sayısı: 612

Çevresindekilerin mutluluğuna anlam veremiyor, buna rağmen kendisiyle ilgili neler düşündükleri konusunda endişelenmeden edemiyordu. Youzou Ooba, kaygıları tarafından eziyete uğruyordu. Çaresizliği yüzünden şaklabanlık yapmaya başladı. Kendini şaklabanlığa adayan Youzou, günlerini sürekli ölümü düşünerek geçiriyordu.

i̇nsanlığımı yitirirken manga
i̇nsanlığımı yitirirken hayranlarına 9 kitap önerisi 24
E-Bülten Abonesi Olun

En yeni içeriklerimizden ilk sizin haberiniz olsun!

İstenmeyen posta göndermiyoruz! Gizlilik politikamızda daha fazlasını okuyun.
Lütfen spam klasörünü kontrol edip güvenli olarak işaretleyin.


Warning: Invalid argument supplied for foreach() in /home5/yokyerki/public_html/wp-content/themes/geoit/frameworks/reaction.php on line 56

2017 yılının Aralık ayında kurulan ve farkındalık yaratmak amacıyla gönüllülerin oluşturduğu bir topluluk.

Yazarın Profili
İlginizi Çekebilir

Bültenimize Katılın

Hemen ücretsiz üye olun ve yeni güncellemelerden haberdar olan ilk kişi olun.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir