1. Anasayfa
  2. Benzer Kitaplar

Sibumi Hayranlarına Kitap Önerileri

Sibumi Hayranlarına Kitap Önerileri
0

Şibumi, Üstün düzeydeki “yakın algılama” yeteneği yüzünden fotoğrafı bile çekilemeyen bu profesyonel terörist avcısı, terörcü, korkusuz mağaracı, yenilmez savaşçı ve gerçek feylosof, günün birinde emekli olarak yaşadığı şatosundan çıkıyor; amansız ve acımasız bir dövüşe katılmak üzere….

Şibumi

Yazar: Trevanian
Çevirmen: Belkıs Dişbudak Çorakçı
Yayınevi: E Yayınları
Sayfa Sayısı: 445

İnanılmaz ölçüde karışık ve özgün bir roman kahramanı Nicholai Hel. Yarı Rus, yarı Alman asıllı koyu bir Amerikan düşmanı. Şanghay’da doğmuş, bir Japon generali tarafından büyütülmüş; bir Japon bilgesinden de “Go” oyunu öğrenmiş. Bask dili dahil yedi dili ana dili gibi konuşuyor. Plastik kartla ya da kurşun kalemle bir insanı rahatlıkla öldürebilecek ustalıkları da edinmiş. Üstün düzeydeki “yakın algılama” yeteneği yüzünden fotoğrafı bile çekilemeyen bu profesyonel terörist avcısı, terörcü, korkusuz mağaracı, yenilmez savaşçı ve gerçek feylosof, günün birinde emekli olarak yaşadığı şatosundan çıkıyor; amansız ve acımasız bir dövüşe katılmak üzere….

sibumi hayranlarına kitap önerileri 1 – sibumi
sibumi hayranlarına kitap önerileri 4

Olasılıksız

Yazar: Adam Fawer
Çevirmen: Şirin Yener
Yayınevi: April Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 475

Bir sabah, yıllardır görmediğiniz bir arkadaşınızı düşünerek uyandınız. Bir saat sonra, onunla sokakta karşılaştınız. Sizce bu sadece bir tesadüf mü, yoksa çok daha farklı bir anlamı olabilir mi?

Siz hiç Loto’da büyük ikramiyeyi kazanmadınız. Ama birileri kazanıyor. Hem de sürekli! Onlar sizden daha mı şanslılar?

Şans nedir gerçekten? İçinizde bütün parayı kırmızıya yatırmanız gerektiğini söyleyen bir his var. Bu his bir öngörü müdür? Yoksa daha fazlası mı?

Yolda gidiyorsunuz. Kafanızı çevirip yandaki küçük parkta baktınız ve bir anda bu anı daha önce de yaşamış olduğunuzu hissettiniz. Evet, Deja Vu. Sizce nedir Deja Vu; Geçmiş mi, rüya mı yoksa geleceği mi görüyorsunuz?

Eğer siz de kontrolün kimde olduğunu merak ediyorsanız, ‘Olasılıksız’ tam size göre bir roman…

Gözcü

Yazar: Robert Crais
Çevirmen: Füsun Talay
Yayınevi: Bilge Kültür Sanat
Sayfa Sayısı: 352

Milyar dolarlık bir servetin tek vârisi olan Larkin Conner Barkley adındaki sosyetik güzel son model Aston Martin’iyle sabaha karşı son sürat Los Angeles sokaklarını arşınlarken feci bir kaza geçirir. Bu kaza ona tahmin ettiğinden çok daha pahalıya mal olacak ve şişkin cüzdanı bu kez onu kurtarmaya yetmeyecektir, çünkü yanlış zamanda yanlış yerdedir ve çarpıştığı arabadakiler de yanlış kişilerdir. Çılgın partilerin aranan ismi gizli bir federal soruşturmanın tek tanığıdır artık.

Hayatında belki de ilk kez doğru bir şey yapmak isteyen Larkin yetkililerle iş birliği yapmayı kabul eder. Ama bunu yaparak acımasız bir çetenin hedefi haline gelir. Magazin sayfalarını süslediği ışıltılı günler geride kalmış, bir zamanlar son sürat peşinden koştuğu ölüm artık onun peşine düşmüştür.

Polis ve paranın satın alabileceği en iyi güvenlikçiler onu koruyamayınca ailesi çareyi paranın satın alamayacağı birinde -Joe Pike’ta- arayacaktır. Eski bir polis ve asker olan Pike görevi kabul eder ama çok geçmeden çarpıcı gerçeklerle yüzleşir: Polislerin de dâhil olduğu bir komplonun tam ortasında yalan ve ihanet ağıyla dört bir yandan kuşatılmışlardır ve tehlike görünenden çok daha başkadır. Pike bir taraftan bu ele avuca sığmayan kızı korumaya çalışırken diğer taraftan da koyu renk gözlüklerin arkasına gizlediği duygularıyla baş etmek zorunda kalacaktı. Elvis Cole hayranlarına harika bir sürpriz yapan Crais yine usta işi bir polisiyeyle bu kez Elvis’in en az kendisi kadar ünlü, karizmatik ortağı Joe Pike’ı spot ışıklarının altına taşıyor.

Gülün Adı

Yazar: Umberto Eco
Çevirmen: Şadan Karadeniz
Yayınevi: Can Yayınları
Sayfa Sayısı: 605

“Gülün Adı” adlı bu dev romanıyla bir anda dünyanın dört bir yanında ünlenen İtalyan yazarı Umberto Eco, aslında çok yönlü bir bilimadamı. İtalya’da, Bologna Üniversitesinde öğretim üyesi, semiolog, tarihçi; filozof, estetikçi, ortaçağ uzmanı ve James Joyce üzerine derin araştırmalar yapmış biri.

Umberto Eco’nun bu ilk romanı, 1980’de İtalya’da ilk yayımlanışından bu yana sayısız basım yaptı ve dünyanın pek çok diline çevrildi. Dünyada olağanüstü bir ilgi uyandıran bu romanın yankıları hala sürüyor. Filmi de dünyada büyük yankılar uyandırdı. Bu romanın başarısında, kuşkusuz, yazarın ortaçağ konusunda derin ve dolaysız bilgisinin büyük payı var. Tam anlamıyla ve her bakımdan ortaçağ dünyasını yansıtmakla birlikte “Gülün Adı” kesinlikle çağdaş bir roman; çağdaş romana yepyeni ve uzun soluk getiren özgün bir roman. Bir anlamda ortaçağda geçen, Hıristiyanlık düşüncesini tartışan tarihsel bir roman, bir anlamda da ustaca kurulmuş polisiye ve sürükleyici bir öykü. Ve en önemlisi olağanüstü bir dil ve benzeri az bulunur bir sanat yapıtı.

thumbnail
Önerilen Yazı
Gülün Adı Hayranlarına Kitap Önerileri

Savcı

Yazar: Scott Turow
Çevirmen: Harun İçöz
Yayınevi: Koridor Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 551

Başarılı bir savcı olan Carolyn evinde ölü bulunur. Onunla aynı departmanda çalışan meslektaşı Savcı Rusty’den davayı üstlenmesi istenir. Rusty, soruşturmanın derinliklerine indikçe, Carolyn’in hayatındaki tuhaf sırları da tek tek kazımaya başlar. Ancak kendisinin de bir sırrı vardır. Carolyn’in eski erkek arkadaşlarından biridir ve ona kurtulamadığı bir tutkuyla bağlıdır. Sırrı kaçınılmaz bir şekilde ortaya çıktığında, tüm oklar onu göstermeye başlar. Kadının evinde bulunan kan örneği, bardaktaki parmak izleri, olay gecesi telefon kayıtları… Bulduğu ipuçları onu adım adım gerçek katilin kendisi olduğu gerçeğine götürdüğünde Rusty, şeytani bir oyunun ortasında kaldığını anlar. Nevrotik bir kadınla tek çocuklu mutsuz bir evlilik süren Rusty, seçimlerde kaybettiği için onu suçlayan başsavcının baskısı altında ezilip, kendini aklamaya çalışırken en büyük kavgası kendi iç sesiyle olacaktır. Dönen bir girdabın içine çekildikçe, gerçek katile ne kadar yakın olduğunu fark eder.

“Sizi geceleri uyutmayacak, adrenalin yükleyecek bir kitap arıyorsanız doğru yerdesiniz.”
People

“İki gün aralıksız okuduktan sonra kendimi arınmış, canlanmış ve bittiği için üzülmüş hissettim. Uzun zamandır okuduğum en nefes kesici romanlardan biri.”
Pat Conroy

“SAVCI baştan sona merak uyandıran, okuyucuyu fevkalade çarpıcı bir sonla buluşturan bir kitap. Yazarın eski bir savcı olmasından ileri gelen ustalığı göz dolduruyor.”
John Katzenbach

Çakal

Yazar: Frederick Forsyth
Çevirmen: Zeynep Heyzen Ateş
Yayınevi: E Yayınları
Sayfa Sayısı: 418

“De Gaulle’ü öldürmeye hazır mısınız?” Boğuk bir sesle konuşmuştu. Ama sorusu yankılanıp odanın içini doldurmuş gibiydi. İngiliz, bakışlarını yeniden ona yöneltti, gözleri yine her türlü anlamdan yoksundu. “Evet” dedi. “Ama bu iş size çok pahalıya mal olacak”

Hangi adla hangi ülkeden ve ne zaman geleceği bilinmeyen bir kiralık katille gizli servisler arasındaki korkunç kovalamaca bu pazarlıkla başladı.

Köstebek

Yazar: John Le Carre
Çevirmen: Ali Cevat Akkoyunlu
Yayınevi: Kırmızı Kedi
Sayfa Sayısı: 388

“Hepsinin içinde en eski soru da, George, casusları hangi casus izleyecek?”

Bir casusun sırtına yediği iki kurşun, İngiliz istihbaratı Circus’ta büyük bir skandala neden olmuştur. Circus’un başındaki “Kontrol” ölmüş, sağ kolu George Smiley emekli edilmiştir.

Fakat Smiley’nin emeklilik günleri, Circus’a neredeyse otuz yıl önce sızmış ve artık üst kademelerde kendine yer edinmiş bir Sovyet casusu olduğu haberiyle kesintiye uğrar. Soğuk Savaş günlerinden ezeli rakibi Karla’nın İngiliz istihbaratına yerleştirdiği bu casusu bulmak için küçük ama sadık bir ekiple tuzağını kuracak ve haini yakalamaya çalışacaktır.

John le Carré’nin efsanevi karakteri George Smiley’i başrole taşıyan Karla üçlemesinin bu ilk romanı, uyarlandığı filmiyle de üç dalda Oscar’a aday gösterildi, Bafta ödülleri dahil birçok prestijli sinema ödülünün sahibi oldu.

“John le Carré, casus hikâyelerinin büyük ustası… Kesintisiz devam eden gerilim onu sadece polisiye yazarlarının değil, günümüz yazarlarının da üstüne taşıyor.”
Financial Times

Mona Lisa Aşırı Yükleme

Yazar: William Gibson
Çevirmen: Alper Çeker
Yayınevi: Altıkırkbeş Basın Yayın
Sayfa Sayısı: 360

William Gibson için; 80’lerin cyberpunk dehası, 90’ların siber görselliğinin mucidi, 2000’ler sonrasının “fütürist” antropoloğu ve yeni dilin yaratıcısı olarak yapılan nitelemeler abartılı ya da yanlış değildir.

Gibson Nintendo’nun sevimli oyun enstrümanı olarak aramıza kattığı Power Glove’un, “giyilebilir teknoloji” evreniyle artık gündelik yaşamımızın bir parçası olduğu; VR gözlüklerimizle yeni dijital evrimimizin hazırlandığı ve siber güvenliğin günden güne çöken duvarlarına karşılık faşizmin inşa ettiği yenilerinin hayatımıza yön vermeyi planladığı çağın hazırlık aşamasını anlatan ve yakın gelecek felsefesinin ana hatlarını belirleyen isimdir.

Kelimelerin Virüs olduğu salt kavramsal bir söylence değil sert bir pratiktir -ki bu anlamda yazarımız gibi biz de William Burroughs’un öncülüğünün takipçileriyiz. Varoluşun da bir sistem hatası, dil ve çeviri hatası olduğu teziyle minör feodalitelerin kaba dilsel saldırılarına da karşı duruyoruz!

thumbnail
Önerilen Yazı
KİTAP SERİSİ: WILLIAM GIBSON – SPRAWL

Veronika Ölmek İstiyor

Yazar: Paulo Coelho
Çevirmen: Haldun Pamir
Yayınevi: Can Yayınları
Sayfa Sayısı: 203

“Paulo Coelho’nun ustalığı, herkese seslenebilmesinden kaynaklanıyor. Sevecen, ama etkili bir öğretmen. Kitapları tüm dünyada 100 milyon satmış olan Coelho’nun şaşırtıcı çekiciliğinin nedeni de bu olsa gerek.”

Veronika, her istediğine sahip görünen, renkli bir yaşam süren, yakışıklı erkeklerle gezip tozan genç bir kadın olmasına karşın, mutlu değildir. Yaşamında bir şeylerin eksikliğini hissetmektedir. Başarısız bir intihar girişiminin ardından, kendine geldiği zaman bir akıl hastanesindedir. Üstelik çok kısa bir ömrü kaldığını öğrenir. Zaten ölmek isteyen Veronika bu süreçte, başka dünyaların insanlarını tanırken kendisini de keşfetmeye başlar…

Paulo Coelho’nun ülkemize yakın bir coğrafyada, Bosna ve Slovenya’da geçen Veronika Ölmek İstiyor adlı romanı, var oluşumuzun her dakikasına yaşam ile ölüm arasında bir seçim olarak yaklaşıyor. Toplumun alışılmış kalıplarının dışına çıkan, farklı düşünceleri yüzünden önyargıları göğüslemek zorunda kalan insanları anlatıyor.

Zen ve Motosiklet Bakım Sanatı

Yazar: Robert M. Pirsig
Çevirmen: Süha Sertabipoğlu
Yayınevi: Ayrıntı Yayınları
Sayfa Sayısı: 432

Zen ve Motosiklet Bakım Sanatı roman, otobiyografi ve felsefi denemetürlerinin sınırlarını genişleten; bütün bir akılcılık geleneğini sorgulayan benzersiz bir “kült kitap”. Romanda bir adamın, oğlu ve iki arkadaşıyla birlikte yaptığı uzun bir motosiklet yolculuğu anlatılıyor. Yolcular, metalik-plastik yalnızlıkların hüküm sürdüğü, özdeki çirkinliklerin yapay bir “stil” cilasıyla kapatılmaya çalışıldığı, “stilize” nesneler, “stilize” insanlar ve ilişkilerle dolu bir hayatın yaşandığı Amerikan kentlerinden, sapa dağ yollarından, uçsuz bucaksız düzlüklerden geçiyor, bir dağa tırmanıyor ve en sonunda okyanusa varıyorlar.

Adam yolculuk boyunca bir de “iç yolculuk” yaşıyor, başka doruklarda geziniyor. Kendi “deli” geçmişine, aklın ötesine yol alıyor. “Akılcılık” dediği hayaletin peşinde, antik Yunanlardan modern bilim felsefesine kadar bütün Batı düşüncesini katediyor. Etrafındaki bütün çirkinliğin, sahteliğin sebebi olduğu söylenen teknolojiyi suçlamıyor. Sorun, teknoloji üreten insanlarla ürettikleri nesneler arasındaki ilişkidedir çünkü. Bunun temelinde de gerçekliği, özne ve nesne diye uzlaşmaz karşı kutuplar koyutlayarak kavramaya çalışan Akıl anlayışındaki “genetik bir bozukluk” yatar. Bu anlayış, Nitelik sorunuyla hesaplaşamaz. Bir sanatçının yapıtını oluşturduğu, bir tamircinin bir motosikleti özenle tamir ettiği saf Nitelik anlarında özne ve nesne özdeştir. Bir yanda insan, bir yanda dünya/nesne yoktur. Değer yoksa olgu da olamaz. “İyi”, gerçekliğin bir biçimi değildir, kendisidir. Pirsig’e göre dünyayı politik programlar oluşturarak düzeltemezsiniz; bunlar ancak temeldeki değerler sisteminin doğru olması durumunda işe yarar. “Dünyayı düzeltmenin yeri önce kendi yüreğimiz, kafamız, ellerimiz ve onlardan çıkan iştir.” Bu yüzden de insanoğlunun yazgısını düzeltmekten değil, motosikletin nasıl onarılacağından söz eden bir kitaptır bu. “Çünkü gerçek motosiklet, kendimiz denen motosiklettir.”

1 Erkek Hakkında

Yazar: Nick Hornby
Çevirmen: Esin Eşkinat
Yayınevi: Sel Yayıncılık
Sayfa Sayısı: 247

Otuz altı yaşındaki bekar ve çocuksuz Will, hayatında hiç çalışmamıştır. Günlerini televizyon izleyerek, dergi okuyarak ve Londra’nın gözde kulüplerine giderek geçirir. İlişkileri hep aynı nedenle sona erer: Evlenmekten delicesine korktuğu için kız arkadaşları onu bir süre sonra terk ederler. Ama Will sonunda harika bir sevgili edinme yolu bulur: Dul, çocuklu annelerin dayanışma toplantılarına katılır. Burada yolu güzel bir kadınla değil, on iki yaşındaki Marcus ile kesişir.

Yaşından çok fazla olgun olan Marcus ile çocukça korkulara hapsolmuş Will’i artık yeni bir yaşam beklemektedir. Marcus, genç olmayı öğrenirken Will’e de yetişkin olmayı öğretecektir.

E-Bülten Abonesi Olun

En yeni içeriklerimizden ilk sizin haberiniz olsun!

İstenmeyen posta göndermiyoruz! Gizlilik politikamızda daha fazlasını okuyun.
Lütfen spam klasörünü kontrol edip güvenli olarak işaretleyin.


Warning: Invalid argument supplied for foreach() in /home5/yokyerki/public_html/wp-content/themes/geoit/frameworks/reaction.php on line 56

2017 yılının Aralık ayında kurulan ve farkındalık yaratmak amacıyla gönüllülerin oluşturduğu bir topluluk.

Yazarın Profili
İlginizi Çekebilir

Bültenimize Katılın

Hemen ücretsiz üye olun ve yeni güncellemelerden haberdar olan ilk kişi olun.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir